Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2495 E. 2018/7940 K. 17.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2495
KARAR NO : 2018/7940
KARAR TARİHİ : 17.12.2018

MAHKEMESİ : …(KAPATILAN) 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada …(Kapatılan) 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/07/2016 tarih ve 2011/181-2016/167 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ile …Music Publishing International Ltd. arasında 04/07/2007 tarihinde yayım sözleşmesi imzalandığını, bahsi geçen …şirketinin müvekkilinin eski unvanı olduğunu ve …’nin sahip olduğu tüm haklar ve yetkilerin müvekkiline ait olduğunu, davalı ile müvekkili arasında akdedilen yayım sözleşmesinin süre ile ilgili ikinci maddesinde davalıya sözleşme süresini uzatmaya yönelik bir hakkı olmadığı gibi, davalının sözleşme ile yayımcıya tanınan opsiyon hakkının kullanılmasına izin vermeme gibi yetkisinin olmadığını, oysa davalı tarafın sözleşme süresinin yenilenmeyeceğine ve bahsi geçen sözleşmenin süresinin 04/07/2011 tarihinde sona ereceğine dair müvekkiline noter aracılığı ile ihtar çektiğini, müvekkilinin bu ihtarı dikkate almadığını, sözleşmede öngörüldüğü üzere sürenin bitmesine bir ay kala opsiyon hakkını kullanarak sözleşme süresini uzattığını, davalının bu nedenle sözleşme uyarına iki adet albüm yapma yükümlülüğünün devam ettiğini, davalıya müvekkili tarfından 20/06/2011 tarihinde noter vasıtasıyla ihtar gönderilerek sözleşme hükümlerini yerien getirmediğini, fesih iradesinden dönerek işbu ihtarnamenin kendisine tebliğinden itibaren 45 gün içerisinde yeni albüm çalışmalarına başlamasını, aksi taktirde sözleşmenin 15 c maddesi uyarınca kendisine işbu sözleşmenin 7. maddesi uyarınca avans ödemleri kapsamında ödenmiş olan 150.000 USD’nin ihbarnamenin keşide tarihi itibariyle tazmin edilmemiş olan kısmının iade edilmesini, fesih iradesini geri almaması durumunda ve bu işlemlerin gerçekleştirillmemesi durumunda BK’nın 106. maddesi uyarınca tanınan seçimlik haklardan birini kullanacağına dair ihtarda bulunduğunu, ancak bu ihtarın gereklerinin yerine getirilmediğini, kendisine ödenen avansın da tazmin edilmemiş olan 88.387,00 USD’lik kısmının müvekkiline halen iade edilmediğni ileri sürerek, davalıya ödenen avansın tazmin edilmemiş olan 162.853,84 TL’lik kısmının, ihtar tarihinden itibaren faiziyle birlikte iadesini, gecikme tazminatının, zararın ve bunlar için ihtar tarihinden itibaren başlatılmak kaydıyla ticari faizin işletilerek taraflarına ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının sözleşme kapsamında devraldığı mali hak ve yetkileri dört yıl gibi uzun bir süre kullanmadığnı ve sözleşmede yazılı borç ve yükümlüküklerini ifa etmediğini, davacının müvekkili eserleri ile ilgili olarak Birleşik Kırallık’ta hiçbir çalışma yapmadığını, eserleri pazarlamadığını satış ve lisanslama yapmadığını, Birleşik Kırallık’tan müvekkili için tek bir kuruş dahi telif hakkı ücreti tahsil etmediğini, taleplerin yersiz olduğunu ve cayma nedeniyle açılan davanın 4 haftalık süre içerisinde açılmaması nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, yine cayma hakkının haklı nedenle kullanılması nedeniyle de davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dayanak sözleşme süresinin 4 yıl olduğu, davalının sözleşmenin sona ermesi gereken tarihten bir aydan önceki 26/05/2011 tarihinde sözleşmenin 04/07/2011 tarihinde uzatılmayacağına ve yenilenmeyeceğine dair ihtarnameyi davacıya keşide ettiği, davacının 01/06/2011 tarihli ihtarname ile yayımcının süreyi 4 yıllık ek bir süre için uzatmaya yönelik opsiyona sahip olduğunu belirterek, sözleşme gereği ödenen avansın tahsil edilebilir hale geleceğini bildirdiği, dayanak sözleşmenin 2/a maddesinde sözleşmenin süresinin dört yıl olduğu belirtildikten sonra yayımcının süreyi sona ermeden en geç bir ay önce söz yazarına bildirmesi halinde ek dört yıllık bir süre ile uzatmaya yönelik opsiyona sahip olduğu, opsiyonun kullanılmaması halinde fesih ile ilgili işlemin gerçekleşmesi için belirtilen sair sürelerin başlayacağı, sözleşmenin feshedilmediği düşünülse de, davalının sözleşmeyi fesih iradesinden sonra yayımcının cevabi ihtarname ile opsiyon kullandığını bildirmekle, fesih iradesinin daha önceye dayalı olması nedeniyle taraflar arasındaki sözleşmenin sonlandığı, istenilen iade avans bedeli ise sözleşmede belirtilen 4 yıllık süre için yayımcı davacının davalıya söz yazarlığı sebebiyle ödediği miktar olup, sözleşme düzenlendikten sonra 4 yıllık süre yürürlükte ve geçerli olduğundan, bu bedelin tahsil edilip edilmediği de sabit değil ise de, davacı yan … dışı tahsilatları ile … içi tahsilatlarını net olarak bildirmediğinden, sözleşmeye konu eserler sebebiyle tahsilatlar miktarı net belirlenemediği, davadaki iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 17/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.