Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2487 E. 2019/106 K. 08.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2487
KARAR NO : 2019/106
KARAR TARİHİ : 08.01.2019

MAHKEMESİ : … … 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR

Taraflar arasında görülen davada … … 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 28/03/2017 tarih ve 2017/4-2017/36 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin tüm dünya genelinde telekomünikasyon sektöründe bilinen … … PLC’nin Türkiye’deki tek yetkilisi olduğunu, müvekkilinin markasına aynı olacak şekilde benzer olan “…” markasının davalı adına davacı ile aynı sınıflarda Türk Patent Enstitüsü nezdinde tescilli olduğunu, davalı tarafından tescil ettirilen “…” markasının müvekkilinin markası ve unvanının çekirdek unsuru olan ” …” kelimesi ile iltibas yaratacak derece de benzer olduğunu ileri sürerek davalı markasının hükümsüzlüğünü talep etmiş, birleşen dava ile de anılan markanın internet yolu dahil olmak üzere kullanımının men’ini, “…” ibaresinin davalının ticaret unvanından çıkarılmasını, “…” markasına yönelik tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, durdurulmasını ve men’ini, “…” markasının davalının işyeri unvanında ve diğer tanıtım araçlarında kullanımının önlenmesini ve yasaklanmasını, mahkemece bu yöndeki hükmün tirajı yüksek bir gazetede yayınlamasını talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin 2003 yılında kurulduğunu, “…” ibaresinin kuruluştan itibaren tescilsiz olarak markasal olarak kullanıldığını, 2008 yılında tescil ettirildiğini, tarafların markaları arasında bir benzerliğin mevcut olmadığını ve karşılaştırma ihtimalinin de olmadığını, uzun süre sessiz kalmak yoluyla kullanıma zımnen muvafakat edilmiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak tüm dosya kapsamına göre, asıl dava yönünden, markanın hükümsüzlüğüne ilişkin karar davacı lehine usuli müktesep hak oluştuğu kanaatine
varılarak davalı aleyhine açılan 2007/06819 nolu …+şekil ibareli markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine; birleşen dava yönünden, ticaret odasının yazı cevabında davalı şirketin 29/03/2003 tarihinde … Bilişim Hizmetleri Sanayi ve Tic. Ltd. Şti unvanı ile tescil edildiği, davacı ve davalı şirketin aynı sektörde iletişim sektöründe faaliyette bulunduğu, davacı şirketin davalı şirketten haberdar olmadığının düşünülemeyeceği, davacı şirketin ise ticaret sicile tescil tarihinin …/09/2005 tarihi olduğu, davalı vekili tarafından sunulan belgelerden davacı şirketin davalı şirketin aktivitelerine katıldığı, internet üzerinden yazışmalarının bulunduğu, davacının davalı tarafın ticaret unvanının terkini talebi ile dava açmasının MK ….maddede düzenlenen iyi niyet kurallarına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile davalı adına … nezdinde tescilli 2007/06819 nolu …+şekil ibareli markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine, davalının ticaret unvanında yazılı … ibaresinin silinmesi ve ticaret unvanının terkini talebi ile diğer taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin birleşen davaya ilişkin olarak aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
…- Birleşen dava, davacının tescilli marka ve ticaret unvanına dayalı davalı markasının hükümsüzlüğü, haksız rekabetin tespit, meni ve ticaret unvanının terkini istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, birleşen davaya da konu edilen 2007/06819 tescil nolu markanın hükümsüzlüğüne ilişkin mahkemenin önceki kararına yönelik temyiz itirazları, Dairemizin ….06.2015 tarihli kararı ile ret edilip kesinleştiğinden, mahkemece temyize konu birleşen davaya ilişkin kararda bu hususta yeninden karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesisi gerekirken, yeniden hükümsüzlük kararı verilmesi ve davacı yararına vekalet ücreti takdiri doğru görülmediğinden, hükmün bu nedenle bozulması gerekmekte ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın bu yönüyle düzelterek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün …. fıkrasının 1. paragrafındaki ‘Davalı adına … nezdinde tescilli 2007/06819 nolu …+şekil ibareli markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine’ ibaresinin çıkarılarak yerine ‘Marka hükümsüzlüğüne ilişkin daha önce verilen karar kesinleştiğinden bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına’ cümlesinin eklenmesi ve yine hükmün …. fıkrasının b bendindeki ‘Davacı yararına markanın hükümsüzlüğü davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ….860,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine’ ibaresinin çıkarılması suretiyle kararın davalı yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye …,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalılara iadesine, 08/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.