Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2357 E. 2018/7783 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2357
KARAR NO : 2018/7783
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 28/02/2017 tarih ve 2015/897-2017/100 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili tarafından üretilen ürünlerin ayak sağlığına uygun üretilmesi, özgün modelleri ve kalitesiyle … içi ve … dışında tüketiciler nazarında çok tanındığını, davalının müvekkiline ait ürün modellerinin ayırt edilemeyecek ve iltibasa yol açacak derece benzerlerini taklit edilerek piyasaya arz ettiğini, davalı tarafından üretilen ürünlerin ilk defa müvekkili tarafından tasarlanan ve ma‘ruf hale getirilen model tasarımlarıyla ayniyet derecesinde benzerliğe sahip ve taklidi ürünler olduğunu, davalı ile aralarında haksız rekabet yapılmamasına ilişkin 22/02/2006 tarihinde protokol imzalandığını, basiretli bir tacir gibi davranmayan davalının gerçekleştirdiği haksız rekabet fiili sebebiyle müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını ve uğramaya devam ettiğini ileri sürerek, davalının haksız rekabet fiilinin tespit ve men‘ini, haksız rekabet teşkil eden ürünlerin bu ürünleri üretmeye yarayan kalıp ve cihazlar ile bu ürünlerin yer aldığı tanıtım vasıtalarının toplatılarak imhasını, 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın tahsilini ve kararın ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, haksız rekabete ve iltibasa yol açtığı iddia edilen dava konusu ürünlerin tasarım konsepti ve görünüm bakımından anonim özellikli tasarımlar olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; davalının, davacıya ait ürünlerin ayırt edilmeyecek şekilde benzerlerini taklit ederek piyasaya sürmek suretiyle haksız rekabette bulunduğunun tespit edildiği, haksız rekabet nedeni ile davacının uğradığı zararın 12.172,22 TL olduğu gerekçesiyle davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, 12.172,22 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı vekili ayrı ayrı temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı vekilinin yargılama giderlerine ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince:
Mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulü ile 12.172,22 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, mahkemenin 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline ilişkin kararı yönünden temyiz itirazları Dairemizin önceki ilamında reddedilerek kesinleşmiştir. Bu durumda, davacının 50.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 100.000,00 TL tazminat taleplerinin 12.172,22 TL maddi, 20.000,00 manevi tazminat talebi olmak üzere toplam 32.172,22 TL tazminat talebi kabul edilmiş olduğuna göre mahkeme tarafından 10.204,60 TL yargılama giderinin kabul oranı dikkate alınarak 3.282,81 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde 1.242,13 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca, mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulü ile 12.172,22 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Davacı vekilinin, maddi tazminat talebi 50.000,00 TL olup reddedilen maddi tazminat miktarı 37.827,78 TL üzerinden AAÜT 3. kısım uyarınca davalı lehine 4.461,05 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde davalı lehine 9.776,22 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Anılan hususlar bozmayı gerektirmiş ise de, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK 438/7 maddesi uyarınca kararın davacı aleyhine hükmedilen yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının HÜKÜM fıkrasının 3 no’lu bendinde yer alan davalıdan alınarak davacıya verilen yargılama giderinden “1.242,13 TL”nin çıkarılarak yerine ”3.282,81 TL” yazılmasına ve ayrıca, kararın HÜKÜM fıkrasının 6 no’lu bendinde yer alan avukatlık ücretinin kabul edilen “9.776,22 TL”nin çıkarılarak yerine ”4.461,05 TL” yazılmasına, bu suretle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 623,61 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 10/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.