Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2260 E. 2018/7840 K. 12.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2260
KARAR NO : 2018/7840
KARAR TARİHİ : 12.12.2018

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 14/11/2016 tarih ve 2015/196 E – 2016/331 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 08/03/2017 tarih ve 2017/214-2017/199 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin, 21. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, “…” esas unsurlu seri markaların sahibi olduğunu, davalı şirket tarafından yapılan, 05. sınıf ürün ve hizmetlerde kullanılmak üzere, 2013/02661 başvuru numaralı, “…” ibareli marka tescil başvurusuna, iltibas ve markalarının tanınmışlığından faydalanma sebeplerine dayalı olarak müvekkili şirketçe yapılan itirazın, nihai olarak davalı idarenin … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, … YİDK’nın 2015-M-8092 numaralı kararının iptalini, tescili halinde markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkiline ait markanın hizmet sınıfı ile davacıya ait markaların sınıflarının farklı olduğunu, iltibas ihtimalinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının “…” ibareli başvurusuyla, davacının “…” ibareli tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil olarak bir benzerlik bulunsa da davalının 5. sınıfta olan başvuru kapsamında bulunan malların, davacıya ait markaların kapsamında bulunmadığı, hedef tüketici kitlesi nezdinde, tescilli marka ile tescil olunmak istenen işaret arasında markayı taşıyan her iki ürünün işletmesel kökeninin aynı veya birbirleriyle bağlantılı işletmeler tarafından üretilmiş olabileceği noktasında bağlantı kurulması ihtimalinin bulunmadığı, bu açıdan 556 sayılı KHK’nın 8/1-(b) anlamında iltibasın bulunmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi açısından ise, davacı markasının tanınmışlığı kanıtlanmadığı gibi, davalının bu marka başvurusuyla bu emtialar yönünden davacı markasına karşı haksız bir yarar sağlayabileceği, davacının markasının itibarına bu yönde zarar verebileceğinin de kanıtlanmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
… Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 12/12/2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.