Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2148 E. 2018/7605 K. 04.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2148
KARAR NO : 2018/7605
KARAR TARİHİ : 04.12.2018

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada … 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 06/09/2016 tarih ve 2014/272 E. – 2016/225 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 15/03/2017 tarih ve 2017/240-2017/237 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun’un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra
dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin tanınmış, “…” esas unsurlu, 09, 35, 38, 41 ve 42. sınıf ürünleri içeren 2004/03511, 2009/06573, 2006/35094, 2007/39443, 2009/24357, 2009/24358, 2009/06574, 2009/06575, 2009/24689, 2010/01933, 2010/01934 sayılı ve önceki tarihli “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…world”, “turk…”, “…” ibareli markaların sahibi olduğunu, davalı tarafça 20.02.2012 tarihinde yapılan 2012/16399 sayılı “…” ibareli, 25. sınıf ürünleri içeren marka tescil başvurusuna müvekkili şirketçe anılan markaları ile iltibas ve tanınmışlık vakıasına dayanılarak yapılan itirazın, nihai olarak … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, … YİDK’nın 2014-M-5279 numaralı kararının iptali ile başvuru konusu markanın tescili halinde hükümsüzlüğü ve sicilden terkinini talep etmiştir.
Davalı … vekili, markaların anlamsal, görsel ve fonetik açıdan farklı olduklarını, farklı mal ve hizmetlerde tescili istendiğini, tüketici kitlelerinin farklı olduğunu bu nedenle davacı tanınmışlığının etkilenmeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı … vekili, davacı yan markasının … şeklinde telaffuz edildiğini ve Selahaddin isminden üretildiğini, müvekkiline ait markanın …’den üretilme … olduğunu ve telaffuzlarında farklılık bulunduğunu, karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, başvuru kapsamındaki çekişmeli mallar ve hizmetlerin ‘makul seviyede bilgilenmiş, özenli ve dikkatli” ortalama tüketiciler yönünden, benzer oldukları gibi markaların da işit… gör… kavramsal olarak ve genel izlenim itibariyle karıştırılması riski bulunacak düzeyde benzer oldukları, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b hüküm anlamında tescil engelinin oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile … YİDK’nun 2014-M-5279 sayılı kararının iptaline, 2012/16399 sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, … Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden kanuna aykırı bulunmadığı gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 04/12/2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.