Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2115 E. 2018/7603 K. 04.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2115
KARAR NO : 2018/7603
KARAR TARİHİ : 04.12.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada …1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 09/02/2017 tarih ve 2016/265-2017/37 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan aldığı kredilere karşılık olmak üzere emekli maaşına bloke konulduğunu, toplam 6.371,54 TL’nin rızası hilafına müvekkiline ödenmediğini, 5510 sayılı Kanunun 93/1 maddesi uyarınca emekli maaşının devir ve temlik edilemeyeceğini, kesintilerin kaldırılmasının davalıya ihtar edildiğini ileri sürerek konulan blokenin kaldırılmasını, 6.371,54 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, açıklama beyanı ile tahsil taleplerinin 7.306,69 TL üzerinden olduğunu, nitekim harcın da 7.306,69 TL üzerinden yatırıldığını belirtmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davacı ile davalı banka arasında akdedilen 10/11/2010 ve 26/10/2011 tarihli tüketici kredileri ekinde yer alan taahhütnamelerde davacının muaccel olacak kredi borçları nedeniyle davalı bankada bulunan hesabına haciz konmasına ve borcundan mahsup işlemi yapılmasına muvafakat ettiği ve söz konusu muvafakatin 5510 sayılı Kanunun 93. maddesi uyarınca geçerli olduğu gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacının, davalı bankadan aldığı kredilere karşılık olmak üzere emekli maaşı hesabına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. 5510 sayılı Yasa’nın 93. maddesi uyarınca gelir aylık ve ödeneklerin, 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemeyeceği, bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine yönelik taleplerin, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedileceği öngörülmüş, yine İİK’nın 83/a maddesi uyarınca haczi caiz olmayan mallar ve haklar ve kısmen haczi caiz olan şeyler bakımından aynı Yasa’nın 82. ve 83. maddelerinde yazılı mal ve hakların haczedilebileceğine dair önceden yapılan anlaşmaların muteber olmadığı belirtilmiştir. Somut olayda da davacı, davalı banka ile imzaladığı kredi sözleşmesinin düzenlenmesi sırasında muaccel olacak kredi borçlarının tahsili amacıyla hesabından haciz ve mahsuba ilişkin muvafakat vermiş olup, önceden verilen bu muvafakat İİK’nın 83/a maddesi gereğince geçersizdir. Bu itibarla, davalı bankanın davacının emekli maaşından yaptığı kesintiler haksız olduğu halde, mahkemece aksi yöndeki yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 04/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.