Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/1959 E. 2018/7609 K. 04.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1959
KARAR NO : 2018/7609
KARAR TARİHİ : 04.12.2018

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/11/2015 tarih ve 2015/244-2015/364 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “…” ibareli 1-45. sınıf mal ve hizmetleri kapsayan markası ve “…” ibareli markaları bulunduğunu, “…” ibaresinin müvekkilinin seri markalarının esaslı unsuru olduğunu, davalı tarafın 29, 30, 32 ve 43.sınıf mal ve hizmetleri içeren “…+ŞEKİL” ibareli 2013/72087 sayılı marka başvurunda bulunduğunu, müvekkilince başvuruya karşı itiraz edildiğini, itirazın nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, kararın 556 sayılı KHK’nın 8/1-b ve 8/4 hükümlerine aykırı bulunduğunu ileri sürerek kurum kararının iptaline karar karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, davacıya ait tescilli markalarla başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik ortalama alıcıları iltibasa düşürebilecek derecede benzerlik bulunmadığını, davacı markalarının tanınmış olmasının da sonuca etkisinin bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacı markalarının kapsamı ile başvurunun kapsamının örtüştüğü, fakat davacının “…” ibareli markalarıyla davalının “…+ŞEKİL” ibare ve biçimli başvurusu arasında biçim, renk, grafik unsurlar, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, özellikle 29, 30, 32 ve 43.sınıf ürün ve hizmetlerin hitap ettiği tüketici kesiminin sahip olduğu nitelik ve bu ürün ve hizmetlerin satın alınması için ayrılacak zaman ile dikkat ve özen gözetildiğinde bu iki işareti karıştıracak olan kişilerin ortalama tüketici olarak nazara alınmasının olanaksız olduğu, başvuru konusu işaret ile davacı markaları arasında işletmesel bağlantılandırmayı tesis eden herhangi bir unsurun bulunmadığı, belli bir bilinirlik elde etmiş de olsa bir markanın kendisinin aynısı veya benzerine karşı korunabileceği, oysa davacı markası ile davalı başvurusu arasında bu yönde bir benzerlik bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 04/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.