Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/1792 E. 2018/7444 K. 28.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1792
KARAR NO : 2018/7444
KARAR TARİHİ : 28.11.2018

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 22/02/2017 tarih ve 2016/228-2017/58 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı … vekili ve davalı şirket vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin 2012/13285 sayılı “…” ibareli marka başvurusuna, müvekkilinin “…” esas unsurlu tanınmış markalarına dayanarak yaptığı itirazın … …’nca nihai olarak reddedildiğini, paslanmaz çelik anlamındaki “…” kelimesinin ayırt ediciliğinin bulunmadığını, başvurunun tescili halinde iltibas tehlikesinin doğacağını, davalının haksız yarar sağlayacağını, müvekkili markalarının ise zarar göreceğini ileri sürerek … … kararın iptalini, başvurunun tescili halinde hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, “…” ibaresinin zayıf bir işaret olduğunu, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b bendinde sayılan şartların oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davacının “…” ibareli ilk markasının 2002 tarihli olduğunu, oysa öncelik hakkına sebep olacak şekilde müvekkilinin “… … E” markasının 1989 yılından beri tescilli bulunduğunu, müvekkilinin “…” ibaresine ayırt edicilik kazandırdığını, “…” ibaresinin kimsenin tekeline verilemeyeceğini, markalar arasında benzerliğin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davalı başvurusunun konusu olan işaretin görsel, sescil ve anlamsal olarak bıraktığı umumi intiba itibariyle davacının markaları ile iltibasa neden olacağı, ancak davalının 1989/113536 sayılı … ibareli 8/1.sınıf ürünleri içeren markasının yargılama konusu başvuru bakımından kazanılmış hak oluşturacağı, buna karşın davalının 08.10.2010/64478 sayılı markasının 15.11.2011 tarihinde tescil edildiği, yargılama konusu başvurunun yapıldığı 09.02.2012 tarihi itibariyle 2-3 ay kadar bir süre için tescilli olduğu, bu nedenle davacının markalarından bağımsızlaşmış, yeni ve seri bir marka olduğundan ve kendisine kazanılmış hak sağlayacağından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, … … kararının, 8/1.sınıf ürünler (değerli madenlerden olanlar dahil çatallar, kaşıklar, bıçaklar ve kesme, doğrama,soyma amaçlı elektrikli olmayan kesici mutfak aletleri.) haricinde kalan ürünler bakımından davacı itirazlarının reddi yönünden iptaline, sair yönlerden (8/1.sınıf ürünler için) iptal isteminin reddine, davalı adına tescilli 2012/13285 sayılı markanın 8/1.sınıf ürünler (değerli madenlerden olanlar dahil çatallar, kaşıklar, bıçaklar ve kesme, doğrama,soyma amaçlı elektrikli olmayan kesici mutfak aletleri.) haricinde kalan ürünler bakımından hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine, sair yönden (8/1.sınıf ürünler için) hükümsüzlük isteminin reddine, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 51/4.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip resen Türk Patent’e gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı … vekili ve davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı … vekili ve davalı şirket vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı … vekili ve davalı şirket vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, istek halinde aşağıda yazılı 26,90 TL harcın temyiz eden davalı …’ye ve davalı şirkete iadesine, 28/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.