Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/1736 E. 2019/972 K. 07.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1736
KARAR NO : 2019/972
KARAR TARİHİ : 07.02.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11/05/2016 tarih ve 2013/311-2016/144 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 05.02.2019 günü tebligata rağmen gelen olmadığı yoklama ile anlaşıldı, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ile dava dışı …. Un ve Unlu Mamüller Gıda Turizm İnş.San. ve Tic. Ltd’nin ortakları olduklarını ve davalının aynı zamanda şirket müdürü olduğunu, davalının, şirketin kardeş firması … Un Mamülleri Nakliye ve Tic. Ltd. Şti.’ne ürettirerek satışa sunduğu ve şirketin tanınmış ürünleri olan “damla sakızlı bademli kurabiye, sofi badem, badem lokumu, tenedos kurabiyesi” gibi ürünleri sahiplenmek için kendi adına hem de şirketin unvanı ile birlikte tescil ettirdiğini veya tescil başvurusunda bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla …’nın 630/….maddesi uyarınca davalının şirket müdürlüğünden alınmasına, şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin ortağı bulunduğu her iki şirketin başından beri kullandığı ‘… – 1959’dan beri’ ibaresi/markasının asıl olarak müvekkilinin kayınpederi olan …’e ait . …. Cad. … .. Sokak, No:… ve … … 500 evlerde bulunan ekmek ve pasta fırınının…. ve oğulları tarafından çalıştırıldığını, markanın kullanımının 1959 yılından bu yana devam ettiğini, ilk marka tescil başvurularının …/03/2011 tarihinde … … Ekmek ve Pasta Fırını ‘1959’dan beri’ markasının şirket adına tescil edilmesi ile ilgili olarak vuku bulduğunu, ancak bu başvurunun Patent Enstitüsü tarafından reddedildiğini, bunun üzerine redde uğrayan … … Ekmek ve Pasta Fırını “1959’dan beri” ibaresinin başına … ismini ekleyerek 22/05/2012 tarihinde … … … Ekmek ve Pasta Fırını yapılması sırasında marka tescili işlerini yürüten firmanın tescili şirket adına yapacakken yanlışlıkla başvuru sahibi olan … adına tescilinin yapıldığını, müvekkilinin bu hususu önemsemediğini için üzerinde durmadığını, davacının aynı şekilde kendi adına da marka tescili yaptırabileceğini, bunun için yasal bir engel olmadığını, davacı
yanın şirketi ele geçirmeye yönelik kötü niyetli amaçları için hiçbir gerekçe bulamayınca markaya ilişkin bir ihtilaf yaratmak yolunu seçtiğini, savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davalı şirketin öz varlığının önemli kısmını oluşturan marka isimlerin davalının kendi adına tescil edilmesi; davalının şirket müdürü olarak şirket menfatlerine uygun hareket etme zorunluluğunu zedeleyen ve ayrı bir kişiliği bulunan limited şirketin öz varlığına zarar veren bir durum olup, davalının şirket müdürü olarak görevi gereği şirketin büyümesini sağlaması bu durumu durumu değiştirmeyeceği gerekçesi ile davalının … … Un ve Unlu Mamüller Gıda, Turizm, İnşaat, Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin şirket ortaklığından çıkarılma talebinin reddine, davalının … … Un ve Unlu Mamüller Gıda, Turizm, İnşaat, Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin şirket müdürlüğünden azil talebinin kabulüne, dava konusu Limited şirketinin iki ortaklı olması nedeniyle temsil ve yönetimin sağlanması amacıyla … … Un ve Unlu Mamüller Gıda, Turizm, İnşaat, Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine, kararın kesinleşmesiyle beraber bir mali müşavirin kayyım olarak atanmasına karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir
…-Dava, limited şirket müdürünün haklı sebeple azli, şirkete tedbiren kayyım atanması, davalının ortaklıktan çıkarılması istemlerine ilişkindir.
Yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere davacı vekili tarafından dava dilekçesinde …’nın 630/…. maddesi uyarınca davalının şirket müdürlüğünden alınmasına, müvekkilinin tedbiren şirket müdürü olarak atanmasına, bu mümkün olmadığı takdirde …’nın 235. maddesi kıyasen uygulanmak suretiyle davalının imza yetkisinin ihtiyati tedbir olarak kaldırılıp bu yetkinin bir kayyıma verilmesine karar verilmesi talep edilmiştir. 6102 sayılı …’nın 235. maddesinin 1. fıkrası, haklı sebeplerin varlığı hâlinde temsil yetkisinin, bir ortağın başvurusu üzerine, mahkemece kaldırılabileceği, gecikmesinde tehlike bulunan hâllerde mahkemenin temsil yetkisini “ihtiyati tedbir” olarak kaldırıp bu yetkinin bir kayyıma verilebileceği, kayyımın atanması, görevleri, mahkemece verilen temsil yetkisi ve bunların sınırlarının mahkemece re’sen tescil ve ilan ettirileceği hükmünü düzenlemiştir.
Somut olayda dava dilekçesinde kayyım atanması talebi 6102 sayılı …’nın 235. maddesine dayandırılmış ve yargılama aşamasında başka bir deyişle geçici olarak davanın devamı sırasında kayyım atanması talep edilmiş olup hükümden sonra kayyım atanmasına ilişkin bir talep bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece davacı vekilinin tedbiren kayyım atanmasına ilişkin talebi yanılgılı değerlendirilmek suretiyle kararın kesinleşmesinden sonraki dönem için kayyım atanması doğru olmadığı gibi, hükümde gösterilen kayyım atama yöntemi dahi doğru olmadığından davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın buna yönelik kısmının davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ :Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 07/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.