Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/1420 E. 2019/695 K. 24.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1420
KARAR NO : 2019/695
KARAR TARİHİ : 24.01.2019

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 27/…/2016 tarih ve 2014/76-2016/758 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı ve katılma yolu ile davalı … vekilleri tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 22.01.2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalılardan … vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili bankanın eski çalışanları olan davalılarca 1996 yılı sonlarına doğru mali durumu iyice bozulan dava dışı … (Yeni Ünvan: …) Ayakkabı Spor Malzemeleri San. ve Tic. A.Ş. ve Türel Tekstil San. ve Tic. A.Ş.’ye bankacılık teamüllerine aykırı olarak 1997 yılında 1.500.000 USD’lik harici garanti kredisi kullandırıldığını, bu nedenle banka zararına sebebiyet verdiklerini belirterek şimdilik ….04.2007 tarihi itibari ile 58.473 TL asıl alacak, 1.708.144 TL faiz olmak üzere toplam 1.766.617 TL banka zararının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili ve davalı …, davanın zamanaşımı ve esas yönünden reddini istemişlerdir.
Mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda, Krediler Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı davalı …’ ın … A.Ş’ye kullandırılan kredi sürecinde bu kredinin kullandırılmasına dahil olduğunu ortaya koyacak bir kararının bulunmadığı, herhangi bir talimatının da olmadığı, kredi tahsisine ilişkin yönetim kurulu kararlarındaki koşullar ve limit dahilinde adı geçen firmaya kredi kullandırıldığı, davalıların hukuka aykırı işlemlerinin bulunmayıp kusurlu olmadıkları gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı ve katılma yolu ile davalı … vekilleri temyiz etmiştir.
(1) Dava, …’nun 341’inci maddesi uyarınca açılmış sorumluluk davasıdır. Davacı taraf, davalıların dava dışı … (yeni Unvan: …) Ayakkabı Spor Malz. San. ve Tic. A.Ş. ve Türel Tekstil San. ve Tic. A.Ş.’ne kullandırdıkları kredinin açılmasında davacı bankanın iç mevzuatına uygun hareket etmedikleri, dönüşü sağlanamayan kredi kullandırdıkları ve bu kredinin geri ödemesinin yapılmadığını ileri sürerek işbu davayı açmıştır.
Mahkemece verilen ilk karar, bilirkişiler …, Dr. …. ve Yrd. Doç. Dr…. tarafından hazırlanan rapor esas alınmak suretiyle oluşturulmuş ve bu kararda davalıların kusurlu oldukları ancak zararın bu aşamada ispat edilemediği, davalıların hukuki sorumluluklarını gerektirir koşulların oluşmadığı belirtilmiş olup, Dairemizce davacı tarafın iddiasının doğru olması halinde kredinin geri dönmemesi nedeniyle bankanın zararının gerçekleştiğinin kabulünün gerektiği, davacı bankanın zararının doğduğunun kabulü için dava dışı borçlu şirketler aleyhine yapılan takiplerin kesinleşmesinin veya semeresiz kalmasının zorunlu olmadığı, mahkemece davalıların kredi kullandırması sırasında kusurlu bir hareketlerinin bulunup bulunmadığı hususunun değerlendirilmesi gerektiği belirtilmek suretiyle karar davacı lehine bozulmuştur.
Bozma sonrası, Dr. …., …. ve …’dan oluşan heyetten alınan bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle mahkemece, kredi tahsisine ilişkin yönetim kurulu kararlarındaki koşullar ve limit dahilinde kredi kullandırıldığı, davalıların hukuka aykırı işlemlerinin bulunmadığı, kusurlu olmadıkları gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından alınan bu bilirkişi raporuna, bozma öncesi alınan bilirkişi raporunun değerlendirilmediği, iki rapor arasında çelişki olduğundan bahisle itiraz edilmiş, mahkemece bu itirazları karşılayacak ek rapor alınmadığı gibi karar yerinde de bozma öncesi alınan bilirkişi raporunda yer alan tespitlere neden itibar edilmediği, ne sebeple bozma sonrası alınan raporun benimsendiği açıklanmamıştır. Bu itibarla, dosyada mevcut raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmekte olup, hükmün temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir.
(…) Bozma sebep ve şekline göre davalı … vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, (…) Bozma sebep ve şekline göre davalı … vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı …’a iadesine, …/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.