Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/1416 E. 2018/7087 K. 14.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1416
KARAR NO : 2018/7087
KARAR TARİHİ : 14.11.2018

MAHKEMESİ : … 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 07.02.2017 tarih ve 2016/143-2017/37 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davacının özellikle spor camiasında tanınmış bir yazar olduğunu, uzun yıllardan beri kitap ve tercümelerinin yayınlandığını, davalının daha önce hazırladığı spor ansiklopedisinin güncelleştirilmesi çalışması kapsamında “halter sporu” konusunda bir kitap hazırlamasını talep ettiğini, bir kaç ay içinde “…” isimli kitabı yayınlayıp davalı yayın evine teslim ettiğini, davalının müvekkili ile çalışmaya devam etmek istediğini ve iki derleme kitap daha talep ettiğini, bunun üzerine “… ” ve “…” konusunda iki adet derleme eser daha teslim ettiğini, davalı yayınevinin “1894’ten 2004’e … Tarihi” adlı kitabın önsözüne davacının isminin yazılması isteminin reddedildiğini, eserin adının müvekkilinin rızası olmadan “…’dan …’ya olarak değiştirildiğini”, “… ” adlı eserin önsözünde değişiklik yapıldığını, davacının isminin derleyen olarak yer almadığını, “… ve … İleri ” isimli kitapta sayfa sınırlaması getirildiğini, bu nedenle kimi resimlere yer verilmediğini, kimilerinin küçük basıldığını, kitabın son kontrollerinin yapılmadan baskıya verildiğini, kitabın davalı yayınevine teslimine rağmen kitapevleri dışında başkaca satış kanalları kullanılarak satışa sunulduğunu, bu durumun FSEK’den kaynaklanan haklarına tecavüz teşkil ettiğini ileri sürerek davalının tecavüzün men’i ve ref’ini, her bir eser için ayrı ayrı FSEK 70. maddesi uyarınca 10.000 USD tazminat ve ve temin edilen karın ödenmesini, davalıların uyguladığı mobing nedeniyle 1.000 USD tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; sözleşme ilişkisinin davacı ile … Yayınları Ltd. Şti. arasında kurulduğunu, bu nedenle şirket ortağı … hakkındaki davanın husumetten reddinin gerektiğini, “… ” ile ilgili kitabın kapak tasarımının davacının onayı ile yapıldığını, “… ” adlı eserdeki değişikliklerin davacının izni ile yapıldığını, pazarlama teknikleri ile ilgili yapılan işlemlerin tazminat gerektirmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; FSEK 70/3. maddesi uyarınca “… ” isimli eser yönünden temin edilen karın hükme eses alınan 08.04.2008 tarihli bilirkişi raporu ile 1.890 TL olarak tespit edildiği,”… ” isimli kitabın ön yüzünde davacının ismi belirtilmekle beraber adının önüne “derleyen” ifadesinin konulmadığı, ayrıca ön sözde basımdan sonra davalı yayın evinin satranç bilgisayarını kastederek değişiklik yaptığı ve kitabın arka kapağına ön sözde bir alıntının değiştirilerek konulduğu, FSEK 6, 14, 15. maddelerinin ihlal edildiği, davacının eser üzerindeki manevi haklarına tecavüz oluşturduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 1984’ten 2004’e Olimpiyat Tarihi esere dayalı olarak tüm taleplerin reddine, … isimli eser için 1890 TL maddi tazminat ile 5.000 TL manevi tazminatın davalı …. Şti.’nden alınarak davacıya verilmesine, … isimli eserin sonraki yayınlarının sözleşmeye uygun olarak yayınlanmasına, bozma ilamı kapsamında önceki hükümde kesinleşen konularda yeniden hüküm tesisine yer olmadığına, diğer tüm taleplerin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.