Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/1334 E. 2018/7376 K. 26.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1334
KARAR NO : 2018/7376
KARAR TARİHİ : 26.11.2018

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 04/03/2016 tarih ve 2013/551-2016/172 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı … şirketi nezdinde nakliyat sigorta poliçesi ile teminat altına alınan inşaat malzemesinin, davalı tarafça … … taşındığını, taşınan emtianın bir kısmının eksik olduğunun varış yerinde tutanakla tespit edildiğini, meydana gelen zararın sigortalı şirkete ödendiğini, meydana gelen hasardan taşımayı gerçekleştiren davalının sorumlu bulunduğunu, sigortalıya ödenen bedelin tahsili için davalı aleyhine başlatılan takibin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazının iptalini ve asıl alacağın %40’a tekabül eden icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilince taşımanın gerçekleştiği vagonun muntazam olarak … Demiryolları İdaresi’ne teslim edildiğini, burada vagon kapısının tamir için açıldığının ve daha sonra yeniden mühürlenerek … Demiryolları İdaresi’ne itirazsız olarak teslim edildiğinin bildirildiğini, Türkiye sınırlarında meydana gelen bir düzensizlik bulunmadığını, … Sözleşmesi’ne dahil parkurda herhangi bir aksaklık meydana gelmediğini, … sonra yükün … Sözleşmesi hükümlerine tabi olduğunu, dolayısıyla meydana gelen zarardan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı …’in emtiayı …/… Sözleşmesi kapsamında 566 Avro navlun bedeli karşılığında … …- … kadar taşıma sorumluluğunun bulunduğu, … arası taşıma yönünden davalıya etfedilebilecek bir sorumluluk bulunmadığı, davacı tarafça emtiadaki eksilmenin davalının sorumlu olduğu parkurda meydana geldiğine ilişkin delil sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine ve takip konusu alacağın %40’ı oranında 7.322,46-TL inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-)Dava, icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine ve takip tarihi itibariyle asıl alacağın % 40’ı olan 7.322,47 TL kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiştir. İİK’nun 67/2. maddesinde, alacaklının takibinde haksız ve kötü niyetli görülmesi halinde diğer tarafın talebi üzerine reddedilen meblağın yüzde kırkından aşağı olmamak üzere uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, mahkemece davacının emtiadaki eksilmenin davalının sorumlu olduğu parkurda meydana geldiğine ilişkin yeterli delil sunamadığı gerekçesiyle takibinde haksız olduğu kanaatine varılmışsa da, dosya kapsamında kötü niyetli olarak takibe geçtiğine ilişkin somut bir kanıt bulunmamaktadır. Bu itibarla, mahkemece kötü niyet tazminatından sorumlu tutulması doğru olmayıp, kararın bu nedenle bozulması gerekse de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün belirtilen husus yönünden düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasında geçen “Takip konusu alacağın %40’ı oranında 7.322,46 TL inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine” kısmının hüküm fıkrasından çıkarılması suretiyle hükmün davacı yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 26/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.