Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2016/8408 E. 2018/1847 K. 08.03.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/8408
KARAR NO : 2018/1847
KARAR TARİHİ : 08.03.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 30/03/2016 tarih ve 2015/113-2016/336 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkillerinin 1984 yılından bu yana … Fırını ve Unlu Mamulleri isimli işyerini işlettiklerini ve uzun çabalar sonucunda … ilinde fırıncılık sektöründe yer alan işletmeler içerisinde önemli bir marka haline geldiğini ancak bu markanın tescili olmadığını, müvekkillerine ait işletmenin hizmet kalitesinin haklı bir üne kavuştuğunu, ancak davalı tarafından kullanılan … ve Unlu Mamülleri şeklindeki işletme adının haksız rekabet oluşturduğunu belirterek, davalının filinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ile haksız rekabetin men-ine ve haksız rekabet oluşturacak şekilde yapılan tabelaların sökülmesine, basılı evrak ve ürünlerin toplatılması ile haksız rekabet sonucu ortaya çıkan 500,00 TL maddi ve 10.000,00TL manevi zararın tahsiline ayrıca kararın ilanına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili müvekkilinin soyadının … olduğunu, soyadının … olması sebebiyle iş yerine de … ve Unlu Mamulleri adını verdiğini, ayrıca müvekkilinin satmış olduğu ekmeği dava konusu yerde üretmediğini, dışarıdan alıp sattığını ve davacının işletmesi ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, davacının işletmesinin adının …, müvekkilinin iş yerinin adının ise …z olduğunu, iş yeri isimlerinin tamamen farklı olduğunu, yine davacının işletme unvanının ekmek fırını olarak geçtiğini, müvekkilinin işletme unvanının ise market ve unlu mamulleri olarak geçtiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davacıların unvanının davalı unvanından daha önce kullanılmaya başlandığı ve yerel olarak tanınmışlık düzeyine ulaştığı, davalının kullandığı unvanın davacı unvanına iltibas oluşturacak derecede benzer olduğu, bunun haksız rekabet oluşturduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı kullanımının haksız rekabet olduğunun tespiti ve rekabetin men’ine, haksız rekabet oluşturan tabelaların sökülmesine, hükmün ilanına, reklam vasıtalarının toplatılması ve imhası talebinin reddine, maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, ispatlanamayan manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.Kararı davacılar vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Ancak, mahkemece davalı eyleminin haksız rekabet olduğu kabul edilmesine rağmen söz konusu haksız eylem nedeniyle 6102 sayılı … 56/1- (e) bendinde düzenlenen manevi tazminat koşulları gerçekleştiği halde yazılı gerekçeyle manevi tazminat talebinin reddi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentde yazılı nedenlerle davacılar vekilinin diğer temyiz taleplerinin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davacılar yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 08/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.