Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2016/399 E. 2017/2978 K. 23.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/399
KARAR NO : 2017/2978
KARAR TARİHİ : 23.05.2017

Taraflar arasında görülen davada bozmaya uyularak verilen 14/12/2015 tarih ve 2015/909-2015/714 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket nezdinde emeklilik sertifika no’lu bireysel emeklilik sözleşmesinin bulunduğunu, söz konusu sözleşme nedeniyle müvekkilinin 12/01/2014 tarihinde emekliliğe hak kazandığını, bu tarih sonrasında davalı şirkete başvurularak birikimlerin topluca ödenmesinin talep edilmesine karşın davalı tarafından müvekkiline ödeme yapılmaması üzerine davalı aleyhinde icra takibi başlatıldığını ancak, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar ödeme nedeniyle dava konusu alacağın bir kısmı yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşılmakta ise de, davanın konusuz kalması halinde dahi konusuz kalan kesim yönünden davanın açıldığı tarihteki haklılık durumu gözetilerek davacı lehine icra inkar tazminatı talebinin değerlendirilmesi gerektiği ve davanın açılmasına sebebiyet vermiş olmaları ve netice itibariyle taraflar arasındaki alacağın da likit olduğu anlaşıldığından davadan sonra ödeme ile davalının haksızlığı saptandığına göre davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle, bozma dışında kalan hususlar açısından karar kesinleşmiş olduğundan bu hususlarda karar oluşturulmasına yer olmadığına, davacının talep ettiği 81.102,62 TL ödenen miktar yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından bu miktar üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, istek halinde aşağıda yazılı 245,60 TL harcın temyiz edene iadesine, 23.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.