Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2016/3872 E. 2017/6126 K. 13.11.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3872
KARAR NO : 2017/6126
KARAR TARİHİ : 13.11.2017

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 30/09/2015 tarih ve 2014/938-2015/887 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerinin 18/01/1999 tarihinden bu yana şirket ortağı bulunduğunu, müvekkillerin şirketteki ilk hisse oranı %17 iken davalı şirketin hakim ortaklarının bugüne kadar hiçbir kar payı dağıtmayarak ve sürekli sermaye artışı yaparak müvekkillere ait hisse oranını %1,1’e kadar düşmesini planlı olarak sağladıklarını, 19/07/2013 tarihinde şirket merkezinde yapılan 2012 yılı genel kurul toplantısında müvekkillerin muhalefetine rağmen 2012 kar payının dağıtılmamasına ve olağan üstü yedek akçe olarak ayrılmasına ilişkin karar ile Yönetim kurulu ve denetçi ibrasına ilişkin gündemin 5. maddesinde alınan kararın yasa ve şirket ana sözleşmeye aykırı olması sebebiyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davanın 19/07/2013 tarihli genel kurulda alınan (5) ve (6) numaralı kararlarının iptali istemine ilişkin olduğu, davalı şirketin 2012 yılı genel kurulu 19/07/2013 tarihinde yapıldığı, genel kurulda alınan kararların iptali davasının 3 aylık hak düşürücü süre içinde açıldığı, davacıların bilanço görüşmelerine ilişkin 5. maddesine çekince koymadıkları, bilançonun hangi kalemlerinde bir usulsüzlük ve uygunsuzluk olduğu yolunda bir iddiada bulunmadıkları, ibra kararının iptaline ilişkin talebin kanıtlanamadığı, gündemin 6’ncı maddesi ile şirketin 2012 yılı kar dağıtımı hakkında görüşme yapıldığı, çokluk oyu ile karın dağıtılmayıp olağanüstü yedek akçe olarak ayrılmasına karar verildiği, kâr payının dağıtılmasının her ortak için en doğal bir hak olduğu, şirketin kâr dağıtımını yapmaması ancak bazı zaruri hallerde mümkün bulunduğu, TTK’nın 519. maddesi kanuni yedek akçelerin ayrılmış olmasından sonra kârın en az yüzde beşinin pay sahiplerine ödenmesi gerektiğinin kabul edildiği, hatta TTK. 380. maddesinin bazı hallerde yedek akçelerin
azaltılması ile ilgili tasarrufların iptal edilmesini dahi düzenlediği, ayrıca davalı şirket 2012 yılında kar elde etmiş olduğu, 9.063.418,24 TL nakdi yardım ve bağış yaptığı, bu durumda gündemin 6’ncı maddesi ile alınmış olan karar azınlık ortakların müktesep haklarını ihlâl eden nitelikte ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğu, nakdi yardım ve bağış dahi yapan davalı şirketin aldığı bu karar objektif iyi niyet kurallarına da aykırı olduğu gerekçesiyle gündemin 6. maddesi kar dağıtımına ilişkin maddenin iptaline, 5. maddesinde yer alan ibra kararına yönelik iptal talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin davacılardan … ile …’nın davaları açısından verilen karara yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Ancak, davacılardan …’nın genel kurul toplantısına katılmadığı hazirun cetvelinden anlaşılmaktadır. Genel kurul kararının iptali davası açılabilmesi için genel kurul toplantısına katılıp, iptali istenen genel kurul kararına muhalefetin tutanağa geçirilmesi gerekir. Bu bakımdan, davacı …’nın işbu davadaki aktif dava ehliyeti tartışılmadan bu davacı yönünden davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin davacı …’ya yönelik sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin davacılar … ve …’in davalarına yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin davacı …’in davasına yönelik diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.