Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2016/3712 E. 2017/6361 K. 20.11.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3712
KARAR NO : 2017/6361
KARAR TARİHİ : 20.11.2017

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 14/12/2015 tarih ve 2014/1278-2015/820 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin, 02/03/2009 tarihinde yapılan ihale sonucunda davalı kurum personelinin taşıma işine ilişkin olarak 28 ayrı hattın ihalesini aldığını, ihalesi müvekkili şirkete kalan hatların her biri için ayrı sözleşme yapılması gerekirken 30/03/2009 tarihinde tümü için bir sözleşme imzalandığını, müvekkili şirket personel taşıma işine başladıktan sonra, davalı kurumun … güzergahında yeni bir hat oluşturup, bu hattın taşıma işini de müvekkili şirketin yapmasını istediğini, müvekkili şirketin de davalının tek taraflı belirlediği ücret üzerinden sözleşme dışı bu taşıma işini yaptığını, davacının, sonradan ortaya çıkan bu güzergah için çalıştırılacak araba olmadığı için kısa bir dönem belirlenen güzergahta C plakasız araç kullanmak zorunda kaldığını, bu durumu tutanakla tespit eden davalı kurumun sözleşmenin eki olan ihale şartnamesi gereğince toplam sözleşme bedeli üzerinden % 008 oranında cezayı 10/04/2010 tarihinde müvekkili şirketin istihkakından keserek gelir kaydettiğini, davalı kurumun aynı gerekçe ile daha öncede 1.057,45 TL ceza kesip müvekkilinin 01/06/2009 tarihinde istihkakından kesinti yaptığını, mevcut olmayan bir sözleşmeye aykırılıktan bahisle ve mevcut olmayan sözleşmedeki cezai şartlara dayanarak ceza uygulamasının yasal dayanağı olmadığını, kabul yerine geçmemekle birlikte bir an aksi düşünülerek ceza kesilecek olsa dahi, 28 araçlık sözleşme üzerinden değil sadece ihale şartların uyulmayan aracın sözleşme bedeli üzerinden % 008 ceza kesileceğini, davalı kurumun 28 araç içi ayrı ayrı sözleşme yapmak yerine tek sözleşme yapılmasının, her araç için ayrı ceza kesileceği ilkesine aykırı olduğunu, sözleşmenin cezai şarta ilişkin bölümünde sözleşmeye aykırı her sefer için ceza uygulanacağı belirtildiğini, seferden kastının günlük taşıma olduğunu, personelin sabah getirilmesinin ayrı sefer, akşam götürülmesinin ayrı bir sefer sayılamayacağını, bu nedenle ceza uygulamasının sabah ve akşam yapılan taşıma işinin tek sayılıp günlük ceza uygulanması gerektiğini, bu durumun, davalının ek güzergah konulmasıyla ilgili haksız uygulama ve buna bağlı olarak imzalanmayan sözleşme sebebiyle yeni konulan güzergahta bir aracın birkaç günlüğüne sözleşme şartlarına uymamasından ortaya çıktığını, ayrıca sözleşme imzalandıktan
sonra akaryakıt fiyatlarında meydana gelen aşırı artışlar sebebiyle davalıdan fiyat farkı ödenmesi istenildiğini, ancak davalının fiyat farkını ödemediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili şirketten haksız olarak tahsil edilen cezai şartın şimdilik 5.000 TL kısmının ve ödenmeyen akaryakıt fiyat farkı olarak şimdilik 5.000 TL’nin avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davada ise, dava tarihinden sonraki döneme ilişkin akaryakıt fiyat farkı olarak şimdilik 5.000 TL’nin işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında asıl ve birleşen davadaki taleplerini ıslah ederek haksız tahsil edilen cezai şart yönünden 20.867,80 TL’nin akaryakıt fiyat farkı olarak asıl davada 108.453,41 TL’nin ve birleşen davada 65.677,85 TL’nin dava tarihlerinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, yapılan ihale sonucu imzalanan sözleşme ve sonrasında dava konusu edilen hususların ihale sözleşmesi ve idari şartnameye uygun olduğunu, davacı firmanın … … hattına ilişkin iş artışına itiraz etmemek ve söz konusu hatta araç tahsis etmek suretiyle idarenin mezkur kararına muvafakat etmiş olduğunu, teklifte sözleşme bedeli de tek olup cezalar ve kesintiler yönünden bölünemeyeceğini, davacı firmanın içinde sözleşme taslağının bulunduğu ihale dökümanını inceleyerek ve döküman hükümlerini kabul ederek teklif verdiğini, yüklenicinin imzalanmasının üzerinden uzun bir zaman geçtikten sonra sözleşmenin cezalar ve kesintilerle ilgili hükmünü hakkaniyete aykırılığını ileri sürmesinin anlaşılamadığını, hak ediş belgelerini imzalayan ve ardından faturayı imzalayarak müvekkili kuruma veren ve ödenen hak ediş tutarlarına itiraz etmeden banka hesaplarında kullanıp kabul eden davacı firmanın, söz konusu hak edişler kapsamında ilave alacak talep etme hakkı bulunmadığını savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında yapılan sözleşmeye göre ve mevzuata aykırı yapılan ceza kesintilerinin ve sözleşme süresindeki araçların yakıt fiyat farklarının tahsili istemine ilişkin olduğu, davacı yanın verdiği teklif karşılığı 28 hattaki taşıma ihalesinin kendi üzerinde kaldığı, buna ilişkin olarak tek bir sözleşme akdedildiği, ancak sözleşmenin yapıldığı tarihteki ihale mevzuat hükümlerine göre her bir hattın ihalesi için ayrı ayrı veya tek sözleşme yapılmasına olanak bulunduğu, bu nedenle tek bir sözleşmeden her bir hat için yapılan ihalenin ayrı bir sözleşme konusu olduğu, TBK.182. maddesine göre tarafların cezai şartın miktarını belirledikleri, tarafların tacir olması cezanın indirimini talep etme yetkisi vermediği, fakat tarafların ekonomik durumu, ödeme gücü ve ifaya bağlı olan cezai şart, ifanın yerine getirilmiş olması durumunda hakkaniyet, nesafet ve tarafların birinin maffına neden olmamak amacı ile sözleşmedeki cezai şart hükmünün sadece davacı yanın C plakasız taşıma aracı kullandığı güzergah bakımından uygulanacağı, buna göre C plakalı araçla personel taşıma yükümlülüğü gereğince akşam ve sabah saatlerine uygulanan cezai şarttan sorumlu olacağı, buna göre tutulan tutanak sayısının 21 olduğu ve her bir sözleşme bedeli üzerinden yapılan hesaplamada toplam ceza miktarının 782,46 TL olduğu, davacıya ödenen hak edişlerden 21.911,19 TL cezai şart kesintisinin yapıldığı, bu nedenle fazla kesintinin 21.128,73 TL olduğu, davacının diğer taleplerine ilişkin hüküm bozma ilamı dışında kalıp kesinleştiği gerekçesiyle asıl dava yönünden taleple bağlı kalınarak fazladan tahsil edilen 20.867,80 TL cezai şarta ilişkin kesintinin 5.000,00 TL’sine dava tarihi olan 02.08.2010 tarihinden, 15.867,80 TL’sine ıslah tarihi 29.06.2012 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, diğer talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı asıl ve birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, asıl ve birleşen dava dosyasındaki temyiz itirazlarının bozma ilamı ile dışında kalıp kesinmiş olmasına göre asıl ve birleşen davada davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, taraflar arasında taşıma sözleşmesi nedeniyle sözleşmeye aykırı olarak fazla kesilen ceza kesintilerinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasındaki taşıma ilişkisi nedeniyle taşımanın yapılacağı belirlenen güzergahlar için ayrı ayrı sözleşmeler düzenlenmediği, tüm taşıma işi için tek bir sözleşme düzenlendiği ve bu sözleşme nedeniyle tek bir taşıma bedeli belirlendiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Mahkemece, her bir güzergah için ayrı ayrı sözleşme bulunmamasına rağmen taşıma bedelinin güzergah sayısına bölünerek her bir güzergah yönünden ortalama sözleşme bedeli belirlendiği, buna göre ceza kesintisi hesaplanarak fazla kesilen ceza miktarı tespit edilmiş ise de dosya içeriğinde tek bir taşıma sözleşmesi bulunduğu ve bu taşıma sözleşmesi ile tek bir bedel belirlendiği, yine taraflar arasında yapılan sözleşmenin 17. maddesinde sözleşme bedelinin %00,8 oranında ve sözleşmeye aykırı aksaklık ve eksikliğin tespit edildiği her durum için ayrı ayrı ceza hesaplanacağı belirtilmiş olmasına rağmen mahkemece yanılgılı gerekçelerle karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın asıl ve birleşen davada davalı vekilinin yararına bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen dava da davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen dava da davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın asıl ve birleşen dava da davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden asıl ve birleşen davada davalıya iadesine, 20/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.