Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2016/3505 E. 2017/5603 K. 23.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3505
KARAR NO : 2017/5603
KARAR TARİHİ : 23.10.2017

MAHKEMESİ : …FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada …Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/12/2013 tarih ve 2010/183-2013/289 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili adına tescilli 2002/35255 sayılı ve 36. sınıftaki sigortacılık hizmetlerinde tescilli “TRANSAY SİGORTA ARACILIK HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. + Şekil” ibareli markanın bulunduğunu, ayrıca müvekkilinin “TRANSAY” ibaresini marka tescilinden önce de sigortacılık hizmetlerinde fiili olarak kullandığını, davalı şirketin müvekkili adına tescilli markayı ticari unvanıyla da sabit olduğu üzere müvekkilinin rızası olmaksızın ticari alanda kullandığını ve internet sitesinde “TRANSAY” adı altında yapılan işlere yer verdiğini, müvekkilinin marka tescili kapsamında yer alan “sigortacılık” hizmetinin de davalı şirketin hizmetleri arasında sayıldığını, davalıya gönderilen ihtarnameye rağmen davalının hukuka aykırı kullanımlarını sürdürdüğünü, ileri sürerek davalı şirketin müvekkili adına tescilli marka hakkına tecavüz teşkil eden fiillerinin tespitine ve öncelikle durdurulmasının, önlenmesinin sağlanması amacıyla internet sitesinde ve diğer tanıtım araçları ile yapılan tanıtımların kaldırılmasına, tecavüzün giderilmesi ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin davaya konu tecavüz fiilleri sebebiyle uğradığı kazanç kayıplarına ve davalı şirketin elde ettiği haksız kazanca karşılık olarak 1.000.00 TL maddi ve 1.000.00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkili şirketin davacı markalarını tescilinden önce “TRANSAY” ibaresini kullanmaya başladığını, kaldı ki müvekkili şirketin 2000 yılında sicile tescil edildiğini ve unvanını o tarihten itibaren kullanmaya başladığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin “TRANSAY” tanıtıcı/ayırt edici işaretini davacıya ait markanın tescilinden evvel aynı sınıfa (36.) giren hizmetlerde markasal olarak kullandığını ispat edemediği, davalı şirket eyleminin 556 sayılı KHK 9/I-(a), 9/II-(e) ve 61/I-(a) uyarınca davacı adına tescilli markadan doğan haklara tecavüz teşkil ettiği, ayrıca davalı şirketin “TRANSAY” ibaresini markasal olarak da kullanılmadıkça ticaret unvanında kullanmasının davalı şirkete markasal bir kullanım hakkı vermediği, davalı şirketin 2010-2012 yılları arasında zarar ettiği ve ticari faaliyetine devam etmediği, bu nedenle 556 sayılı KHK 66/2-b uyarınca tazminat tutarının belirlenemediği, ancak talep edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının makul olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı şirketin davacının tescilli marka hakkına tecavüzünün tespitine ve önlenmesine, 1.000,00 TL maddi tazminatın ve takdir edilen 1.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Mahkeme ilamı, hükmü katılma yoluyla temyiz eden davacı vekiline 12.01.2016 tarihinde, davalı vekilinin temyiz dilekçesi ise 10.02.2016 tarihinde tebliğ edilmiş ve hüküm davacı vekili tarafından HUMK 433. maddesinde öngörülen 10 günlük katılma yoluyla temyiz süresi geçirildikten sonra 24.02.2016 tarihinde temyiz edilmiştir. 01/03/1990 gün ve 3-4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı’nda süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında yerel mahkeme bir karar verilebileceği gibi, Yargıtayca da bir karar verilebileceği öngörüldüğünden HUMK 432/4 maddesi uyarınca davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve her ne kadar karar başlığında davalının ticaret unvanı “Transay Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd.Şti.” olarak gösterilmiş ise de davalının ticaret unvanının “Transay Sigorta Aracılık Hizmetleri ve Ticaret Ltd. Şti.” olduğunun anlaşılmış olmasına ve bu maddi hatanın mahallinde her zaman düzeltilebilecek olmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 101,62 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 23.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.