Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2016/3176 E. 2017/5197 K. 10.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3176
KARAR NO : 2017/5197
KARAR TARİHİ : 10.10.2017

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/11/2015 tarih ve 2014/358-2015/343 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “innovia” ibareli 35, 36 ve 37. sınıf hizmetleri içeren 2008/44688, “INNOVIA” ibareli 1-13, 15, 19, 21, 22, 23, 26-40, 43 ve 45. sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2010/6258, “walls of innovation” ibareli, 19, 35, 36 ve 37. sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2007/13487, “ INNOVİDA” ibareli, 19, 35, 36, 37. sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2007/14414, “INNOVİDAHAUSE” ibareli, 19, 35, 36, 37. sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2007/13488, “INNOVIA” ibareli, 35, 36, 37. sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2008/44688 no’lu tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının 2012/93820 no’lu, “ınnova+wın şekil” ibareli, 19. sınıf ürünleri içeren marka tescil başvurusuna iltibas ve tanınmışlık vakıasına dayalı olarak yaptıkları itirazın reddedildiğini oysa, başvurunun tescilinin müvekkilinin markaları ile iltibasa sebebiyet vereceği gibi, onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp, itibar ve ayırt edici karakterini de zedeleyeceğini ileri sürerek, TPE YİDK kararının iptali ile markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili, YDİK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, markalar benzer olmadığından iltibasa sebebiyet vermeyeceğini, müvekkilinin 2012/93822, 2012/93818, 2012/93825, 2012/93820, 2012/93814 no’lu, “INNOVA” ibareli markaların da sahibi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının markalarının asıl ve ayırt edici unsurunun “INNOVIA”, “WALLS OF INNOVATION”, “INNOVİDA”, “INNOVİDAHAUSE”, “INNOVIA” ibaresinden oluştuğu, davalı başvurusunun “ınnova+wın şekil” ibaresinden oluştuğu, işaretin sescil ve anlamsal olarak bıraktığı umumi intiba bakımından davacının markalarıyla iltibasa sebebiyet verecek derecede benzer olduğu, başvurudaki diğer unsurların yeterli ayırt edicilik sağlamadığı, davacı markalarının serisi içerisine girdiği, kapsamında yer alan 19. sınıf ürünlerin genel olarak davacı markalarının kapsamında aynen yer aldığı, özellikle 2010/6258 sayılı marka kapsamında 19. sınıf ürünlerin tamamının bulunduğu, esasen davacı ve davalının aynı sektörde faaliyette bulundukları, davacının markalarının yazılı ve görsel tanıtım araçları ile gerçekleştirilen kuvvetli reklâm, uzun süreli kullanım, sponsorluklar, kaliteli ve yaygın dağıtım ile özellikle konut inşası sektöründe tanınmışlık vasfı kazandığı, başvuru kapsamındaki ürünlerle ilişkilendirilmesi kaçınılmaz nitelikteki 19. sınıf ürünler için başvurunun tescilinin davacı markalarının tanınmışlığından haksız yararlanma sağlayabileceği, seri marka uygulamasına esas alınması istenilen davalının “INNOVA” ibareli 2012/93822, 2012/93818, 2012/93825, 2012/93820, 2012/93814 sayılı marka veya başvurularının hepsinin 10/11/2012 günlü olduğu, başvurunun da aynı tarihte gerçekleştiği, başvuru konusu işaretin davacının öteden beri başvuru konusu mal ve hizmetleri de içerecek biçimde kullanıldığı, işletmesi ile özdeşleşmiş asli unsurlarını içeren, işletmesel köken itibariyle önceki tescilli markası ile bağlantılı olduğu mesajını açık biçimde veren, önceki markasının serisi olarak algılanmasında tereddüt bulunmayan, asli unsur yanında bazı ekler de içeren, davacı markaları ile eş zamanlı olarak kullanılarak onlardan bağımsızlaşmış, bu şekilde iltibas yaratmadıkları fiili ve hukuki olarak ortaya çıkmış yeni ve seri bir marka olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile, TPE YİDK’in 2014/M-10608 sayılı kararının iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalılar vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, istekleri halinde aşağıda yazılı 27,00 TL harcın temyiz eden davalılara iadesine, 10/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.