Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2016/2148 E. 2017/4684 K. 25.09.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2148
KARAR NO : 2017/4684
KARAR TARİHİ : 25.09.2017

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/11/2015 tarih ve 2015/33-2015/441 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketten 2013 yılı eylül ayında cem’an 3.435 TL tutarında yemi peşin para ile satın aldığını, davalıdan cari hesap usulü mal alabilmek ve sonraki alışverişlere şamil olmak üzere davalının kendisinden teminat istediğini, bir adet açığa imzalı senedi davalı şirkete teslim ettiğini, davalı şirketin tarafına 3.435 TL alışverişe karşılık yalnızca 600,00 TL tutarlı ödeme kaydedici cihaz fişi vermesi ve fatura düzenleyip vermemesi nedeniyle fatura karşılığında alınmakta olan yem kredisi temininin engellenmiş olması nedeniyle davalı şirketten bir daha alış veriş yapmadığını, ihtarname yollanarak senedin iadesinin istenildiğini, senedin ne sebeple alıkonulduğunun sorulduğunu, borçlu olunması halinde kaynağı belgelerin fotokopisinin ve Kurumlar Vergisi Beyannamesi eki 31/12/2013 tarihli bilanço fotokopisinin istenildiğini, kanıtlanması şartıyla borcun ödeneceği ve senedin alınacağının belirtilmiş olmasına rağmen dava tarihine kadar davalı şirketin cevap vermediğini belirterek, davalı şirkete borçlu olmadığını, teminat olarak verilen açığa imzalı senedin geçersizliğini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, icra takibine konu senedin teminat senedi olduğu yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını, dava konusu bononun “bedeli malen ahzolunmuştur” kaydını taşımasının teslim edilen mal karşılığında düzenlenmiş olduğuna karine teşkil ettiğini, bu durumda kanıt yükümlülüğü üzerinde bulunan alıcının bu karinenin aksini kanıtlaması gerektiğini savunarak, davanın reddini ve davacı borçlu aleyhine % 20 den aşağı olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu senedin keşidecisinin davacı olduğu, alacaklısının ise dava dışı Bozoğlu Nak. Mahrukat ve Yakıt Gıda Mad. Tarım Ür.İnş. Onarım Ür.Tic. ve San. Ltd. Şti. olduğu, … 1.İcra Dairesinin 2014/6168 E. sayılı icra dosyasının takip borçlusunun davacı olmakla birlikte takip alacaklısının dava dışı anılan şirket olduğu, davalı şirketin 2013 yılı ticari defter ve belgelerinde davacıya mal sattığına dair ve davacıdan alacağı olduğuna dair bir belge ve kayda rastlanmadığı, davalı şirketin 2014 yılı ticari defter kayıtlarına göre davacıya mal satışı olarak tanzim edilmiş toplam 4.215,00 TL tutarlı faturaların davalı şirket tarafından davacıdan peşin tahsil edildiği, davaya konu senedin alacaklısının davalı şirket olmadığı, davacının açığa imzalı verdiğini ileri sürdüğü icra takibine konu edilenden başka senet sunulmadığı gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı temyiz etmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve hukuki yarar dava şartı olup, davalının davacıya karşı herhangi bir hak iddiasında bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacının tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25/09/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.