Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2016/1751 E. 2017/4444 K. 18.09.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1751
KARAR NO : 2017/4444
KARAR TARİHİ : 18.09.2017

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07/12/2015 tarih ve 2014/196-2015/123 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, 1962 yılından beri oyuncak alanında faaliyet gösteren müvekkilinin 20, 21 ve 28. sınıflarda 2002/23527 sayılı “DEDE ŞEKİL” ve 2013/53895 sayılı “DEDE CANDY GIRL” ibareli marka tescillerinin sahibi olduğunu, DEDE isimli mağazasında çeşitli markaları satışa sunduğunu, bu nedenle DEDE ibaresi üzerinde ihdas, kullanım ve tescile bağlı olarak mağazacılık hizmetlerinde dahi öncelik hakkına sahip olduğunu, davalının, bu işareti belirtilen hizmetlerde kullanmadığı halde 2010/21003 sayı ile adına tescil ettirdiği “DEDE ŞEKİL” ibareli markanın müvekkili markası ile iltibasa sebebiyet verdiğini ileri sürerek davalı adına tescilli markanın 35. sınıfta yer alan mağazacılık hizmetleri yönünden hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, DEDE ibaresinin müvekkili şirketin kurucularının soy ismi ve müvekkilin ticaret unvanı olduğunu, davacının 2002 yılında marka tescil isteminde bulunurken dava konusu konusu hizmetleri tescil ettirmediğini, müvekkilinin markaya uzun yıllardır yatırım yaparak maruf hale getirdiğini, taraflara ait logoların birbirlerine benzemediğini, gerçek hak sahipliği iddiasının afaki olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 2004-2010 yıllarına ait kataloglarında “DEDE” markasının kullanıldığı, ürünlerde barkod numaralarının bulunduğu, anılan katalogların satış amacıyla hazırlandığı, bu nedenle müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetlerinde “DEDE” markasının davacı tarafından kullanıldığı, davacının çekişmeli işaret ve hizmet sınıfı için önceye dayalı hak sahibi olduğu, işaretler arasındaki esas unsur dikkate alındığında benzerliğin de kabul edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 18/09/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.