Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2016/12199 E. 2018/313 K. 16.01.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/12199
KARAR NO : 2018/313
KARAR TARİHİ : 16.01.2018

MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1. Tüketici Mahkemesi’nce verilen 25/02/2016 tarih ve 2015/3159-2016/277 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka nezdinde mevduat hesabının bulunduğunu, bu hesaptan müvekkilinin talimatı olmaksızın dava dışı … isimli kişiye 25/08/2006 tarihinde 60.000,00 TL ödeme yapıldığını, ileri sürerek anılan bedelin temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacıya ait müvekkili nezdindeki hesaptan yapılan tüm ödemelerin davacının talimatı doğrultusunda olduğunu, davaya konu 60.000,00 TL’lik ödemeye ilişkin talimatın da faks ile gönderildiğini, yapılan ödemeden sonra davanın açıldığı tarihe kadar 9 yıl boyunca davacının aynı hesap üzerinde çok sayıda işlem yaptığını, bu nedenle yapılan ödemeye de icazet verdiğini, savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı hesabında çok sayıda çek ödemesi, talimatla yapılan ödemeler, bir kısım … alış işlemleri ile dava dışı kişiler tarafından hesaba para yatırılmasına ilişkin işlemlerin yapıldığı, ancak hesabın ticari bir hesap olduğunun dosya kapsamından belirlenemediği, bu nedenle davacı ile davalı banka arasındaki hukuki ilişkinin tüketici işlemi olduğunun kabul edilmesi gerektiği, davacının hesabından 25/08/2006 tarihinde dava dışı kişiye yapılan 60.000,00 TL’lik ödemeye ilişkin talimat belgesinin dosyaya ibraz edilemediği, hesap sahibinin talimatı olmaksızın yapılan ödemeden davalı bankanın sorumlu olması gerektiği, fakat davacıya ait hesap üzerinde yapılan işlemler incelendiğinde; davaya konu 60.000,00 TL’nin ödendiği 25/08/2006 tarihinden 30/09/2010 tarihine kadar anılan hesapta değişik meblağlarda para yatırma, para çekme, havale ve talimat ile dava dışı kişilere ödeme gibi farklı toplam 154 işlemin yapılmış olduğu, buna göre davacının, kendisine ait hesaptan anılan tarihte 60.000,00 TL para ödendiğinden haberdar olduğu ve yapılan işleme icazet verdiği, aradan geçen 9 yıllık bir süreden sonra davacının hesabından usulsüz ödeme yapıldığına ilişkin iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 6502 sayılı Yasa’nın 73/2. maddesi gereğince tüketici mahkemelerinde tüketici tarafından açılan davalar harçtan muaf olduğundan davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 16/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.