YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/11620
KARAR NO : 2016/8535
KARAR TARİHİ : 31.10.2016
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/09/2014 tarih ve 2013/96-2014/369 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalı şirket ile müvekkili arasında Alacağın Temliki Sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşmeye göre … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2007/4381 Esas ve … 1. İcra Müdürlüğü’nün 2008/2626 Esas sayılı dosyalarından kaynaklanan alacakların 63.000.-TL bedelle müvekkiline temlik edildiğini, ancak işlem yapmak üzere icra müdürlüğüne gidildiğinde 13.10.2011 tarihinde dosyaların icra dairelerinde davalı şirket vekilince kapatıldığı (kapalı-haricen tahsil) ve dosyadaki tüm hacizlerin kaldırıldığını öğrendiğini, yani temlik tarihinde ortadan kalkan ve bedelsiz olan dosyaların müvekkiline temlik edilmiş olduğunu ileri sürerek 63.000 TL temlik bedelinin 03.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek avans faizi (ticari faizi) ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı tarafın taraflarca imzalanan sözleşmede de belirtildiği üzere icra dosyalarını incelediğini ve bir fotokopisini aldığını, alacağın tahsil edilememesinden müvekkili şirketin sorumlu olmadığını, icra dosyalarında haciz fekkinin yapılmış olmasının icra dosyasındaki işlemlerin devamına engel olmayacağını, ayrıca müvekkili şirket adına haricen tahsil beyanı olmamasına rağmen icra müdürlüğü tarafından UYAP kaydının haricen tahsil açıklaması ile kapatılmış olmasından da müvekkili şirketin sorumlu olmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı şirketten iki ayrı icra dosyasındaki alacağı temlik aldığı, temlik eden tarafından, temlik edilen icra dosyalarında hacizlerin fekki talep edildiği ve icra müdürlüğünce talep gibi işlem
yapıldığı, icra dosyalarında davalı tarafından haczin kaldırılması talebinin ve harici tahsil harcı alınmasının temlik sözleşmesine konu alacağın davalı tarafından tahsil edildiği anlamına gelmediği ve davacı tarafından dava konusu alacağın davalı tarafından haricen tahsil edildiğine dair her hangi bir belgenin de sunulmadığı, temlik sözleşmesine göre davacının icra dosyalarını incelediği ve bir örneğini aldığı, davacının icra takip dosyalarında hiç bir işlem yaptırmamış olmasının kendi kusuru olarak değerlendirileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, temlik alınan alacağın karşılıksız çıktığı gerekçesiyle temlik bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davacı, davalıdan … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2007/4381esas ve … 1. İcra Müdürlüğü’nün 2008/2626esas numaralı dosyalardaki takibe konu edilen alacakları temlik aldığını, ancak … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2007/4381Esas sayılı dosyada tahsil harcı-haricen açıklamasıyla borçlu tarafından tahsil harcı yatırıldığını, alacağın temlik eden davalı tarafından tahsil edildiğini, bedelsiz olan dosyaların bu haliyle kendisine temlik edildiğini iddia etmektedir. Nitekim yapılan incelemede de, … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2007/4381esas sayılı dosyasında 13.10.2011 tarihli dilekçeler ile temlik eden davalı tarafından hacizlerin fek edilmesi, taşınmazlar için satışa arz şerhlerinin kaldırılması talep edilmiş, akabinde 13.10.2011 tarihli tahsil harcı-haricen açıklaması ile dosya borçlusu tarafından harç yatırıldığı görülmüştür. İcra müdür yardımcısının icra dosyasındaki notuna göre de, aynı alacağın tahsil edildiğine, 2007/4380esas sayılı dosyada harç alındığından mükerrer harç alınmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Ancak temlik eden davalı savunmasında, ısrarla icra dosyalarından tahsilat yapılmadığını ifade etmektedir. Bu durumda, mahkemece, tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin delilleri toplanarak, gerekirse davalının ticari defteri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak temlik edilen alacağın haricen tahsil edilip edilmediğinin araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 31/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.