Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/9409 E. 2015/12357 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9409
KARAR NO : 2015/12357
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

MAHKEMESİ : KAHRAMANMARAŞ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/12/2014
NUMARASI : 2012/858-2014/550

Taraflar arasında görülen davada Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/12/2014 tarih ve 2012/858-2014/550 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında 4.12.2008 tarihli birahane işletmeciliğinin kiralanmasına dair anlaşma yapıldığını, söz konusu anlaşma uyarınca davalıya işletme ruhsatı karşılığı günlük 50,00 TL ödenmesinin, beş yıllık sözleşme süresince işletmenin tüm gelir ve giderinin davacıya ait olacağının, sözleşmeden cayan ya da işletme ruhsatının kendi kusuru ile iptaline sebep olan tarafın diğerine 50.000,00 TL cezai şart ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, müvekkilince sözleşmede yer alan tüm yükümlülüklerin yerine getirilmesine karşın davalı tarafın başvurusu üzerine sözleşmeye konu işletmenin ruhsatının iptal edildiğini, müvekkilince bu nedenle sözleşmede belirlenen cezai şart alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, takibin davalının itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek Kahramanmaraş 1. İcra Müdürlüğü’nün 2011/3443 Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaliyle takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; taraflar arasında imzalanan sözleşmede yer alan koşulların davacı tarafından yerine getirilmediğini, davalının sözleşmede belirlenen günlük ücreti ödemediği gibi sözleşme uyarınca ödemekle yükümlü olduğu vergi borçlarını da ödemediğini, işletmenin vergi borçlarının müvekkilince ödenmek zorunda kalındığını, bu nedenle ruhsatın iptalinde kusuru bulunmayan müvekkilinin cezai şart borcu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında düzenlenen sözleşmede sözleşmenin feshine kendi kusuruyla sebebiyet veren tarafın cezai şart alacağı talep edemeyeceğinin düzenlendiği, sözleşme uyarınca davacının sorumluluğunda bulunan döneme ilişkin vergi borçlarının davacı tarafından ödenmediği, davalının hakkında yapılan icra takibi nedeniyle vergi borçlarını ödediği, davalının sözleşmenin feshinde kusurunun varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 23/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.