Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/9174 E. 2015/12414 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9174
KARAR NO : 2015/12414
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

MAHKEMESİ : ANTALYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/11/2014
NUMARASI : 2012/248-2014/600

Taraflar arasında görülen davada Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21.11.2014 tarih ve 2012/248-2014/600 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, davalı bankadan kredi kullandığını, bankanın hiç bir alacağı kalmamasına rağmen aleyhine icra takibi başlatarak, ofisindeki malları haczettirdiğini, gayrimenkullerini ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla sattığını, maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek, 26.600,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi zararın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının, müvekkili banka müşterisi bulunduğunu, davacının Antalya Şubesi’nden kullanmış olduğu kredilerin ödenmemesi üzerine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatılmış bulunduğunu, dosyadan ipotekli taşınmazların satışının yapılmış bulunduğunu, daha sonra davacı hakkında ilamsız takip yolu ile icra takibi açılmış bulunduğunu, borçlunun menkul malları haczedilerek satış yapıldığını, davacı hakkında kesinleşmiş icra takipleri nedeni ile işlemler yürütüldüğünü, işlemlerin hukuka uygun olduğunu savunarak, uğramış olduğunu bildirdiği zararların sebebinin müvekkili banka değil, uğradığı bir zarar varsa bunun zarar veren kişilerden talep etmesi gerektiğini, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının, davalı bankadan kredi sözleşmesine dayalı olarak kredi kullandığı, vadesinde ödenmeyen kredilerin takiplerle tahsil yoluna gidildiği, davacının ödediği bedellerin ana paradan değil faizden düşülmüş olduğu, davacının evinde yada çalıştığı yerlerde haciz işlemi yapıldığı, bu hacizlere ilişkin davacının şikayet ve dava haklarını kullanmış olduğu, bunun dışında davacının zarara uğradığına ilişkin delilin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacının tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacının bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.