Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/8861 E. 2015/12843 K. 02.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8861
KARAR NO : 2015/12843
KARAR TARİHİ : 02.12.2015

MAHKEMESİ : ….ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/01/2015
NUMARASI : 2011/219-2015/21

Taraflar arasında görülen davada….Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/01/2015 tarih ve 2011/219-2015/21 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı T.. A.. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili banka nezdinde hesabı bulunan dava dışı Yavuz’un hesabından kendi bilgi ve rızası dışında banka çalışanlarının usulsüz işlemleri ile davalı S.. T..’un hesabına para transferi yapıldığını, davalılardan M.. A.. diğer davalı S..’ten bir araç satın aldığını ve bu araç bedelini, açıklandığı şekilde Saffet’in hesabına usülsüz olarak aktarılan para ile ödediğini, davalı S.. T..’un araç bedelinin davalı M.. A..’dan gelmiş olabileceği düşüncesi ile satışa konu aracın devrini gerçekleştirdiğini, dava dışı Yavuz’un hesabından aktarılan paranın Yavuz’a iadesi gerekmekte ise de, müvekkili tarafından bu tutarın bankanın yYavuz’dan olan alacağından mahsup edildiğini, müvekkilinin zarara uğradığını, davalıların sebepsiz zenginleştiklerini ileri sürerek, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla 32.000,00 TL’nin faizi ile davalılardan müştereken ve müteselslen tahsilini talep etmiş; dava konusu Zurich Sigorta A.Ş’ye devir ve temlik edilmiştir.
Davalı M.. A.. davayı kabul etmiş, diğer davalı S.. T.. ise olayda herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın davalılardan M.. A.. yönünden kabulüne, diğer davalı S.. T.. yönünden ise davalının işlem nedeniyle bir kusurunun bulunmadığı, aracını devir ve temlik edip parasını aldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı T.. A.. vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı T.. A.. vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı T.. A.. vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, istek halinde aşağıda yazılı 518,80 TL harcın temyiz edene iadesine, 02/12/2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
-KARŞIOY-

6098 sayılı T.B.K 77/1 maddesinde “haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen kişinin bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlü olduğu” düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta; davalılardan M.. A..’ın, diğer davalı S.. T..’dan satın aldığı aracın satış bedeli olan 32.000,00 TL, davacı bankanın dava dışı müşterisi Yavuz’un hesabından banka görevlilerinin el ve işbirliği ile davalı S.. T..’un İş Bankası’ndaki hesabına havale edilmiş,
Davacı Banka tarafından, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak haksız yere zenginleştiği iddiasıyla S.. T.. ve M.. A.. aleyhinde eldeki dava açılmış,Mahkemece davalı S.. T.. yönünden davanın reddine ilişkin verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine sayın çoğunluk görüşü doğrultusunda yerel mahkeme kararı onanmıştır.
Davalı S.. T..’un; sattığı aracın parasının hesabına gönderilmesi nedeniyle haksız zenginleşmediğine ilişkin sayın çoğunluk görüşüne katılamıyorum.
Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen karz, usulsüz tevdi ve vekalet sözleşmeleri ile benzerlik taşıyan, ancak saklama, yönetme ve gelir elde etme amaçları ile kendine özgü bir niteliği bulunan mevduat sözleşmesi ile kural olarak para veya şeyin mülkiyeti ödünç alana-müstevdiye-Bankaya geçmektedir.
Somut olayda da, hesap sahibi dava dışı Yavuz olmakla birlikte, davalı S.. T..’un hesabına gönderilen paranın mülkiyet hakkı davacı Bankaya aittir.
Davalı S.. T..’la aralarında satım ilişkisinin tarafı olan diğer davalı M.. A..’ın, gönderilen bu para üzerinde hiçbir hak ve yetkisi bulunmamaktadır.
Davalı Banka görevlilerinin el ve işbirliği içinde parayı davalı S.. T..’a göndermeleri, davalı M.. A..’ı para üzerinde hak sahibi kılmadığı gibi, davalı S.. T..’un bu durumu bilmemesi, iktirabının haklı sebebe dayandığını kabule elverişli değildir.
Nitekim TBK 77. maddesi de, başkasının malvarlığından haklı sebep olmaksızın zenginleşmeyi haksız zenginleşme kabul etmiştir ki, davalı S.. T..’un iyi niyetle dahi olsa, hiçbir hukuki ilişkisinin bulunmadığı davacı Bankanın malvarlığından intikal eden para ile zenginleşmesi, haksız iktisap teşkil etmektedir.
Bu durumda, davalı S.. T..’un da T.B.K 77 vd. maddesi hükümlerine göre sorumluluğu bulunmaktadır.
Davalı S.. T..’un iyi niyetli olması, ancak T.B.K 79. vd maddelerinde düzenlendiği şekilde geri vermenin kapsamı ile giderleri isteme hakkı yönünden etkili olacaktır.
Açıklanan nedenlerle, davacının, davalılardan S.. T..’la yönelik temyiz isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile bu yöne ilişkin temyiz isteminin reddine yönelik sayın çoğunluk görüşüne karşıyım.