YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/7692
KARAR NO : 2016/2504
KARAR TARİHİ : 07.03.2016
MAHKEMESİ : ….. 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/11/2014
NUMARASI : 2013/305-2014/254
Taraflar arasında görülen davada ….. 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20.11.2014 tarih ve 2013/305-2014/254 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili adına tescilli ve tanınmış “….” ibareli markaların bulunduğunu, davalının müvekkili markalarıyla iltibas oluşturan “……..” ibaresini mobilya ürünlerinde ve mağazasının girişinde kullandığını, “……..” markasının 11. ve 35. sınıflarda tescili bulunduğu halde tescilin mobilya emtialarını içeren 20. sınıf ürünleri kapsamadığını, aynı ibareyi taşıyan davalı marka başvurularına müvekkilinin yaptığı itirazların kabul edildiğini, davalının “……..” markasını kullanmasının haksız kazanç sağlayıp müvekkili markasına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek davalının “……..” ibaresini kullanması nedeniyle yaptığı haksız fiilin ve marka tecavüzünün tespiti ile durdurulmasını, haksız rekabetin men’ini, 10.000 TL manevi tazminatın 28.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, “……..” ibaresinin müvekkili ürünlerinin sadece etiketinde, çok küçük boyutta ve sehven kullandığını, sadece 7 ürünün etiketinde bu ibarenin tespit edildiğini, ürünlerin üzerinde müvekkiline ait “….A” ibaresinin yer aldığını, “….” ve “……..” ibareleri arasında benzerlik bulunmadığını, “..” anlamına gelen “….” kelimesinin ayırt ediciliğinin zayıf olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının “……..” ibaresini mobilya mağazacılığı yanında bu mağaza içerisinde mevcut sehpa, oturma elemanları, dolap, puf gibi tamamı 20. sınıfta yer alan emtialara iliştirilmiş şekilde etiket üzerinde markasal ayırt ediciliğe sahip bir büyüklükte kullandığı, “….” markasının davacı tarafından özellikle mobilyalar üzerinde yoğun ve yaygın kullanım sonucu tanınmış hale geldiği, davalı kullanımının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği, her ne kadar dava dışı 3. kişiye ait 2006/26162 sayılı herhangi bir şekilde karakteristik özellik verilmemiş, düz yazı stilindeki “…. ….” ibareli marka ile ilgili alınan lisans çerçevesinde kullanıldığı savunulmuş ise de, anılan bu marka kapsamında davalının kullanımına ilişkin 20. sınıftaki mobilyalar emtiasının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının “…. ….” ibaresini mobilya emtiası üzerinde kullanımlarının davacı adına tescilli “….” ibareli markalarına tecavüz oluşturduğunun tespitine, bu kullanımların durdurulmasına, markaya tecavüz ve haksız rekabet eylemleri bakımından men ve refine, takdiren 7.000,00 TL manevi tazminatın tecavüz eyleminin tespit edildiği 28.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davalının, işyerinin girişindeki tabelasında dahi “……..” markasını lisans aldığı şekilde değil de davacı adına tescilli markaya tecavüz teşkil edecek şekilde kullandığının anlaşılmasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 512,33 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 07.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.