Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/6597 E. 2015/8547 K. 19.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/6597
KARAR NO : 2015/8547
KARAR TARİHİ : 19.06.2015

MAHKEMESİ : BURSA(KAPATILAN) 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/06/2014
NUMARASI : 2013/132-2014/186

Taraflar arasında görülen davada Bursa(Kapatılan) 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 02/06/2014 tarih ve 2013/132-2014/186 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı sigorta arasında 03/09/2003 tarihli “işveren mali sorumluluk poliçesi” düzenlenerek şahıs başına 30.000,00 TL limit belirlendiğini, müvekkili çalışanı E.A.’ın iş kazası geçirmesi nedeniyle Bursa 1. İş Mahkemesinin 2012/84 esas-2012/526 karar sayılı dosyasından maddi manevi tazminat davası açıldığını, 01/10/2012 tarihinde müvekkili aleyhine sonuçlandığını ve bu karara istinaden Bursa 6. İcra Müdürlüğü’nün 2012/13118 Esas sayılı dosyasında müvekkili hakkında icra takibi yapıldığını, kazanın müvekkili tarafından 16/09/2003 tarihinde davalı sigortaya bildirilmesi üzerine 01.02.2005 tarihinde hasar dosyası açıldığının bildirildiğini, işçi tarafından yapılan icra takibinden dolayı davalı sigorta şirketi tarafından 24.640,50 TL ödeme yapıldığını, oysa ki 30.000,00 TL ödeme yapılması gerektiğini, bakiye 5.359,50 TL’nin ödenmediğini ileri sürerek, 5.359,50 TL’nin bildirim tarihi olan 16/09/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davadaki sorunun davalı sigorta şirketinin faiz yönünden sorumluluğunun hangi tarihte başlaması gerektiği noktasında toplandığını, davanın sigorta şirketine ihbarı üzerine hasar dosyasının açıldığını, faiz yönünden sorumluluğun rizikonun ihbar edildiği tarih itibariyle başlayacağı yönündeki görüşün hukuki dayanağının bulunmadığını, kaza geçiren işçiye iş kazası rizikosu ile ilgili kazalının sağlık ve maluliyet durumu, kaza ile ilgili olarak SGK tarafından kazada işçiye herhangi bir gelir veya tazminat ödenip ödenmediği, iş kazası ile ilgili olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişlerince kaza ile ilgili kusur durumunu gösteren rapor tutulup tutulmadığı ile ilgili belgelerin davacıdan talep edilmesine rağmen davacı tarafından bu gereklikliklerin hiçbirinin yerine getirilmediğini, bu nedenle sigortacının faiz yönünden sorumluluğunun rizikonun gerçekleştirildiği bilgisinin verildiği tarih değil kazalı işçi tarafından açılan davanın müvekkiline ihbar edildiği 27.04.2005 tarihinde başladığını, müvekkili şirket tarafından takip dosyasına bu tarihten itibaren faiz hesaplanarak ödeme yapıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; dava dışı işçinin davacı şirket hakkında ilamlı icra takibi yaptığı, davalı sigorta şirketi tarafından 03/12/2012 tarihinde icra dosyasına 24.640,50 TL yatırıldığı, davacı şirketin dava dışı işçiye bakiye kısım için 14/06/2013 tarihinde ödeme yaptığı, (13/02/2013) dava tarihi itibariyle davacının sigorta şirketinden alacağının muaccel olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 19/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.