Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/6181 E. 2015/13172 K. 09.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/6181
KARAR NO : 2015/13172
KARAR TARİHİ : 09.12.2015

MAHKEMESİ : ….FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/12/2013
NUMARASI : 2012/81-2013/262

Taraflar arasında görülen davada ….. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/12/2013 gün ve 2012/81-2013/262 sayılı kararı onayan Daire’nin 12/11/2014 gün ve 2014/11219-2014/17378 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin “P… B…” ibareli marka başvurusuna davalı şirketin “B…. C….”, “B….+şekil”, “B….+şekil” unsurlu markalarını dayanak göstererek itirazda bulunduğunu, itirazın 29, 30, 35 ve 40. sınıflar yönünden kısmen kabulü sonrası, her iki yanın yaptığı itirazların T…P…E… YİDK tarafından reddine karar verildiğini, davacının marka başvurusunun esaslı unsurunun “P…” olduğunu, markanın oluşturulma amacının P…….’ın bahçeden topladığı haliyle işlenmeden müşterilerine sunduğu ürünleri ifade edebilmek olduğunu ileri sürerek, T…P…E… YİDK’in dava konusu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı T…P…E… vekili, kurum işlem ve kararlarının hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı şirket vekili, dava konusu markaların aynı olduğunu, müvekkilinin markalarının yoğun kullanımla tanınmışlık sağladığını, ticaret unvanının ayırt edici ilavesinin de “B…..” olduğunu; taraf markalarının emtia listelerinin de aynı olduğunu, markalar arasında benzerlik ve karıştırma ihtimali bulunduğunu savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizin 12.11.2014 gün 2014/11219 E, 2014/17378 K sayılı ilamıyla onanmıştır.
Davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 57,60 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 09/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.