Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/5772 E. 2015/13071 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5772
KARAR NO : 2015/13071
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

MAHKEMESİ :FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/03/2015
NUMARASI : 2012/115-2015/44

Taraflar arasında görülen davada Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/03/2015 tarih ve 2012/115-2015/44 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 11.01.2011 tarihinde yaptığı başvuru üzerine koltuk kaplaması döşeme kumaş desenini 2011/00125 sayı ile adına tescil ettirdiğini, davalının aynı deseni piyasaya sürmek suretiyle müvekkilinin tasarımına tecavüz ettiğini ileri sürerek endüstriyel tasarıma tecavüzün tespitini, önlenmesini, şimdilik 20.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu ürünün müvekkilince üretilmeyip Çin’den ithal edildiğini, tasarımının da Çin’de yapıldığını, davacı tasarımının yenilik vasfının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, hükümsüz kılınana kadar tescil belgesinin geçerliliğini koruduğu, davacıya ait tescilli tasarımın davalı tarafından satılan kumaşlarda açık bir şekilde kullanıldığı, bu durumda eylemin tasarım hakkına tecavüz teşkil ettiği, incelemeler sonucunda dava konusu edilen kumaş miktarının kesin olarak belirlenemediği, bununla birlikte davalının Çin Devleti’nden ithal ettiği dava konusu bu kumaşların satışından elde ettiği gelirin 5.000 TL den az olamayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı tarafın satışını yaptığı dava konusu kumaş modelleri nedeniyle davalının eylemlerinin, davacının tasarım hakkına tecavüz oluşturduğunun tespitine, bu tecavüzün durdurulmasına, devamının önlenmesine, takdiren 5.000 TL maddi, 2.500 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, endüstriyel tasarıma tecavüzün tespiti, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde davaya konu ürünün müvekkili tarafından üretilmeyip Çin’den ithal edildiğini belirtmiş, “R….” isimli kumaşın davaya konu ürün olduğunu ifade etmiş ve cevap dilekçesinin ekinde gümrük beyannamesi ile fatura sunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalının ithal ettiği ürünlerin toplulaştırılmış kayıt yapılması sebebiyle davaya konu ürünün net alış ve satışının tespit edilemediği belirtilmiş, davacı tarafından yapılan tespitler sonucu ele geçen kumaşın miktarı gözetilerek maddi tazminat hesabı yapılmış, ardından TBK’nın 50. maddesi uyarınca bir miktar artırım yapılmak suretiyle bulunan değere hükmedilmişse de davalının cevap dilekçesindeki beyanından en azından cevap dilekçesi ekinde sunulan gümrük beyannameleri ve faturaların davaya konu ürün hakkında olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, mahkemece, cevap dilekçesi ekinde sunulan gümrük beyannamesi ve faturada belirtilen ürünün davaya konu ürün olduğu nazara alınarak davacının kâr kaybı hesaplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.