Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/5744 E. 2015/13256 K. 09.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5744
KARAR NO : 2015/13256
KARAR TARİHİ : 09.12.2015

MAHKEMESİ : ….. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/12/2014
NUMARASI : 2014/205-2014/1038

Taraflar arasında görülen davada ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02/12/2014 tarih ve 2014/205-2014/1038 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirkette sağlık sigortası bulunan dava dışı E.. A..’ın 20.08.2010 tarihinde Ilgaz’da geçirdiği kaza nedeniyle, müvekkilinin tedavi masrafı olarak sigortalıya 24.09.2010 tarihinde 60.680,00 TL ödediğini, ibraz edilen zabıt varakasına göre olayın meydana gelişinde yolda menfez çalışması yapan davalının %50 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, meydana gelen kaza nedeniyle sigortalısına 60.680,00 TL tazminat ödeyen müvekkilinin kusur oranına göre sigortalının haklarına halef olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 30.340,00 TL’nin, 24.09.2010 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu kazaya ilişkin Ilgaz Asliye Hukuk Mahkemesi’nde başka bir sigorta şirketi tarafından müvekkili aleyhine açılan davada ATK’dan alınan raporda müvekkilinin kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığının tespit edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı’nın 22.11.2014 tarihli raporuna göre kazada sürücü K.. Ş.. A..’ın %100 kusurlu olduğu, davalı şirketin ise kusursuz olduğunun belirtildiği gerekçesiyle, davacı tarafça ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 09/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.