Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/5601 E. 2015/12746 K. 30.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5601
KARAR NO : 2015/12746
KARAR TARİHİ : 30.11.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2014
NUMARASI : 2013/256-2014/248

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/09/2014 tarih ve 2013/256-2014/248 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı TPE vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “L.” ibareli 3, 29, 30 ve 32. sınıf ürünleri içeren tanınmış çok sayıda markanın sahibi olduğunu, davalı şirketin 11.02.2011 tarihinde 29. sınıf ürünleri içeren “L.’S” ibareli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, başvurunun reddi istemiyle iltibas ve tanınmışlık vakıalarına dayanarak yaptıkları itirazların YİDK tarafından reddedildiğini, başvurunun tescilinin müvekkilinin marka tescilinden doğan haklarına tecavüz oluşturacağını ileri sürerek, hukuka aykırı YİDK kararının iptaline ve davalı markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, başvuru konusu ibare ile davacının markası arasında benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların mal ve hizmetlerinin aynı ve aynı tür olduğu, başvuru konusu “L.’S” ibareli işaretin, “L.” ibareli markalar ile 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunduğu, başvuru kapsamında yer alan 29. sınıf ürünlerin davacının markalarının kapsamında aynen yer aldığı, tüketiciler nezdinde her iki ibarenin karıştırılma ihtimali bulunduğu gerekçesiyle, YİDK kararının iptaline, davalı başvurusunun marka ile tescil edilmemesi sebebiyle hükümsüzlük talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı TPE vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı TPE vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı TPE vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 30/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.