Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/5408 E. 2015/7405 K. 01.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5408
KARAR NO : 2015/7405
KARAR TARİHİ : 01.06.2015

MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/10/2014
NUMARASI : 2014/189-2014/357

Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23/10/2014 tarih ve 2014/189-2014/357 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tasfiye memuru vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirket sigortalısı T. İ.ın 09/02/2005 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu maluliyeti nedeniyle uğranılan kurum zararının tahsili için Bakırköy 11. İş Mahkemesi’nin 2012/591 Esas sayılı dosya üzerinden alacak davası açtıkları, mahkeme tarafından davalı şirketin tasfiyesinin sona erdiği belirlenmiş olmakla şirketin ihyası amacıyla dava açmak üzere kendilerine süre verdiğini ileri sürerek C.N.T. Endüstri Ürün Dış Ticaret Anonim Şirketi’nin tasfiyesinin ihyasına ve tasfiye memuru tayinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket tasfiye memuru, şirketin 20/12/2011 tarihinde hukuka uygun olarak tasfiyesinin bitirilmesi sebebiyle, hali hazırda böyle bir tüzel kişiliğin hukuken var olmadığını, şirketin usulüne uygun olarak tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak gerçekleştiğini savunmuş, bozmadan sonra da iş mahkemesine konu edilen alacağın bir kısım yargılama gideri, faiz ve ilan vekalet ücreti toplamı üzerinden haricen ödendiği ve buna bağlı olarak da iş mahkemesi dosyasında konusuz kalmadan dolayı karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği belirtilerek iş bu davada davacının hukuki yararının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Tic. Sic. Mem. vekili; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda; iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, iş mahkemesi dosyasının konusuz kalma ile karara çıkartıldığı, mahkememiz dosyasındaki ihya davasının sonucunun beklenmediği, ancak bu kararın temyiz edilmesi sebebiyle henüz Yargıtay denetiminde olduğu ve kesinleşmediği, kaldı ki; ihyanın sadece borç ile ilgili bir durum değil, aynı zamanda taraf teşkili ile ilgili bir ihtiyaç da oluşturduğu gözetilerek işbu davada ihyayı engelleyen herhangi bir durum olmadığı ve davacının hukuki yararının bulunduğu gerekçesiyle davanın temyiz dışı kalan ve kesinleşen kısmı da gözetilerek kabulüne, şirketin iş davası yönünden ihyasına, TTK 547/2 maddesi uyarınca ek tasfiye için önceki tasfiye memuru N.. S..’ın şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir.
Karar, davalı tasfiye memuru tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı tasfiye memuru vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı tasfiye memuru vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davalı tasfiye memurundan temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 01/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.