Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/5232 E. 2015/12380 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5232
KARAR NO : 2015/12380
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/01/2015
NUMARASI : 2014/1530-2015/26

Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 22/01/2015 tarih ve 2014/1530-2015/26 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirktetin 05.06.2003 tarihinde kurulduğunu ve “metal ürünler ve mutfak ekipmanları” meslek grubuna dahil olduğunu, 24.12.2010’da kurulan davalı şirketin de aynı konuda faaliyet gösterdiğini, tarafların ticaret unvanların ilk kelimelerinin “N” harfi dışında aynı olmasının unvanların karıştırılmasını kaçınılmaz kıldığını, davalının bu unvanı seçmesinin haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, unvana vaki tecavüz nedeniyle oluşan haksız rekabetin tespitini, davalının ticaret unvanından “E.” ibaresinin silinmesini, davalının internet ortamında ve her türlü yazılı belgede bu ibareyi kullanmaktan men edilmesini, kararın ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin ürün portföyünün daha geniş olduğunu, danışmanlık hizmeti de verdiğini, tarafların unvanlarının ve amblemlerinin farklı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; tarafların ticaret unvanlarında ek oluşturan “E.” ve “E.” ibarelerinin ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu, davacının bu ibareyi 2003 yılından beri kullandığı, davalının benzer sektörde faaliyet gösteren davacının ticaret unvanını bilmek en azından araştırmakla yükümlü bulunduğu, davalı Şirket’in ticaret unvanında kullandığı kelimelerle iltibasa yol açmaması gerektiği, davacı Şirket’in benzerlik nedeniyle terkin talebinde bulunabileceği, ancak davalı Şirket ticaret unvanı tescilli olduğu sürece haksız rekabetten söz edilemeyeceği, gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, “E.” ibaresinin davalının ticaret unvanından ve Ticaret Sicilinden terkinine, kararın ilanına, müdahalenin men’ i talebinin reddine, karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Ancak, mahkemece davacının müdahalenin men’i talebi reddedildiği halde, bu taleple ilgili olarak davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu yönden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 23/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.