Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/5208 E. 2015/12424 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5208
KARAR NO : 2015/12424
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/11/2014
NUMARASI : 2014/393-2014/577

Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 25.11.2014 tarih ve 2014/393-2014/577 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 19.292 TL’nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK’nın 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava dışı G.. E..’na ait otomobilin, müvekkili sigorta şirketinin Nakliyat E. Sigorta Poliçesi ile teminatı altında iken, davalı şirket tarafından V.’dan A.’ya nakliyesi sırasında, bir alt geçidin gabari yüksekliğine dikkat edilmemesinden dolayı otomobilin üst kısmının geçide çarpması nedeniyle hasar gördüğünü, müvekkili şirket tarafından 5.867,73 TL hasar bedelinin sigortalısına ödenmesi üzerine davalı hakkında icra takibi yapıldığını ancak davalının haksız itirazı ile takibin durdurulduğu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, halefiyet şartlarının gerçekleşmediğini, sigorta şirketi tarafından teminat kapsamı dışında ödeme yapıldığını, kazanın meydana geldiği geçidin alçak olduğunu ancak geçitte herhangi bir uyarı yazısının olmadığını, hasarın oluşmasında kusur veya ihmali bulunmadığını, sigortalı araç sahibinin zararının müvekkili şirket tarafından karşılandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; otomobil taşıyıcı aracın sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu, gerçek hasar bedelinin 5.749,05 TL olarak hesap edildiği, takip tarihi itibariyle taleple bağlı kalınarak işlemiş faizin 790,42 TL olarak tespit edildiği, tespit edilen hasar bedelinin 06.04.2012 tarihinde davacı şirket tarafından ödenmiş olduğu, sigorta teminatı dışında kalan bir hal bulunmadığından meydana gelen hasardan davalı şirketin sorumlu olduğu, davacı şirketin rücu talep hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile takibin 5.749,05 TL asıl alacak, 790,42 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.539,47 TL’den asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmek suretiyle devamına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 335,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.