Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/5066 E. 2015/11761 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5066
KARAR NO : 2015/11761
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/11/2014
NUMARASI : 2012/341-2014/272

Taraflar arasında görülen davada Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/11/2014 tarih ve 2012/341-2014/272 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili firmanın 06.06.2012 tarihinde ….. firmasına 26.492,80 USD tutarında vesaik mukabili …. ihracat yaptığını, söz konusu ihracat vesaiklerinin tahsil karşılığında serbest bırakılması kaydı ile talimat yazılarak, davalı Banka’nın şubesine 14.06.2012 tarihinde teslim edildiğini, ödeme vadesi “görüldüğünde” şeklinde olmasına rağmen, davalının ABD’deki muhabir bankaya bu talimatını dikkate aldırmadan, vesaikleri muhabir bankaya teslim ettiğini ve malın bedeli ödenmeden tüm vesaiklerin alıcı firmaya teslim edildiğini, davalının kusurlu işlemi nedeni ile müvekkili firmanın zarara uğradığını ileri sürerek 47.904,82 TL zararın 10.10.2012 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, römiz mektubundaki çelişkinin muhabir Banka tarafından giderilmeden işlem yapılması sebebiyle sorumluluğun muhabir Banka’ya ait olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre; muhabir Bankanın römiz mektubu üzerindeki çelişkiyi gidermeden 12.09.2012 vadeli bono imzalatmasının Bankanın sorumluluğunu gerektirdiğini ve bu sorumluluğun TBK’nın 116. maddesi gereği banka tarafından giderilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, vesaik mukabili ödeme talimatına aykırı olarak ihraç edilen emteanın gönderilene teslim edilmesinden davalının sorumlu olduğunu ileri sürmüş, davalı ise römiz mektubundaki çelişkinin dava dışı muhabir Banka tarafından giderilmeden işlem yapılması sebebiyle sorumluluğun muhabir Banka’ya ait olduğunu savunmuştur. Mahkemece, bilirkişi heyetinden rapor alınarak, rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş ise de bilirkişi raporu, somut uyuşmazlığı çözümlemeye yeterli olmadığı gibi davalının savunmalarını cevapsız bırakmıştır.
Hal böyle olmakla, mahkemece ihracat ve vesaik mukabili ödemeli satış konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak, tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi isabetli görülmemiş ve kararın davalı lehine bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 09.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.