Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/4887 E. 2015/13393 K. 14.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4887
KARAR NO : 2015/13393
KARAR TARİHİ : 14.12.2015

MAHKEMESİ : … … FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/01/2015
NUMARASI : 2013/266-2015/5

Taraflar arasında görülen davada …. .. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/01/2015 tarih ve 2013/266-2015/5 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin TPE nezdinde 30., 43. sınıflarda tescilli 2010/47516 nolu “… … … … …” markasının bulunduğunu, müvekkilinin markasındaki “…” ibaresinin, aynı alanda ve müvekkilinin adresine yakın yerde faaliyet gösteren davalı tarafça izinsiz olarak tabela ve broşürlerinde kullanıldığını, bu durumun müvekkilinin markasına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, durdurulmasına, tecavüz teşkil eden basılı evraka el konulmasına, imhasına, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davada ise 556 sayılı KHK’nin 7/1-c maddesindeki mutlak red sebeplerinin bulunmadığını savunarak birleşen davanın reddini istemiştir.
Davalı vekili; davacı markası ile müvekkillerinin kullanımı arasında benzerlik bulunmadığını, markaya tecavüzün söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiş, birleşen davada ise, davalı adına “… … … … …” ibareli markanın 556 sayılı KHK’nin 7/1-c maddesi uyarınca hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; birleştirilen davanın davalısı adına tescilli 2010/47516 nolu “… … … … …” ibareli markanın tescilli olduğu sınıflarda 556 sayılı KHK’nin 7/1-c maddesi anlamında “cins, çeşit ve vasıf” bildirir nitelikte olduğu, börek veya pideye bir özellik katarak vasıf bildirdiği, KHK’nin 42/son maddesi hükmü uyarınca kullanım sonucu ayırt edicilik kazanmadığı, gerekçesiyle birleşen davanın kısmen kabulüne, davalı … … adına TPE nezdinde 30. ve 43. sınıflarda tescilli 2010/47516 nolu “… … … … …” ibareli markanın, tescil edildiği 30.sınıfındaki tüm emtialar ve 43.sınıftaki “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” emtiası yönünden kısmen hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, ayrıca asıl davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı-birleşen davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 27,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 14/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.