Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/4753 E. 2016/287 K. 14.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4753
KARAR NO : 2016/287
KARAR TARİHİ : 14.01.2016

MAHKEMESİ : İSTANBUL 3. A
TARİHİ : 25/06/2013
NUMARASI : 2011/184-2013/134

Taraflar arasında görülen davada …….Mahkemesi’nce verilen 25/06/2013 gün ve 2011/184-2013/134 sayılı kararı düzeltilerek onayan Daire’nin 14/11/2014 gün ve 2013/15433-2014/17632 sayılı kararı aleyhinde davalılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı T.. K.. arasında, müvekkilinin dava dışı şirketteki hisselerinin anılan davalıya devrine ilişkin protokol düzenlendiğini, diğer davalıların da T.. K..’un bu sözleşmeden kaynaklanan edimlerine müteselsil kefil olduklarını, hisse devrinin gerçekleştiğini, düzenlenen protokolde, davalı T.. K..’un şirketin tüm borçlarını bildiğinin ve bu borçların kendisi tarafından ödeneceğinin, ileride söz konusu borçlar nedeniyle müvekkilinden talepte bulunulmayacağının, müvekkilinin hisse devri öncesinde şirketin borçlarıyla ilgili olarak verdiği her türlü kefalet, aval ve kambiyo senetlerinden kaynaklanan yükümlülüklerinin ortadan kaldırılacağının, protokol ekindeki listede bulunan ve şirket tarafından düzenlenmiş veya ciro edilmiş kambiyo senetlerinden dolayı müvekkilinin bir sorumluluğunun olmadığının, yine sözleşme ekinde bulunan listede gösterilen şirketin kredi ve finansal kiralama sözleşmelerinden doğan borçları nedeniyle müvekkiline sorumluluk yüklenemeyeceğinin düzenlendiğini, buna rağmen şirketin finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan borcunun ödenmediğini, şirket tarafından keşide edilen ve müvekkilinin de müteselsil kefil olarak imzaladığı 5 adet bononun icra takibine konu edildiğini, icra tehdidi altında müvekkilinin ödeme yaptığını ancak değinilen protokol hükümleri uyarınca ödenen miktardan davalıların sorumlu olduklarını ileri sürerek, 104.603 TL ile 200.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, limited şirketlerde hisse devrinin ne şekilde yapılacağının 6762 sayılı TTK’nın 520. maddesinde düzenlendiğini, anılan maddenin son fıkrası uyarınca pay devri veya devir vaadi hakkındaki sözleşmelerin yazılı şekilde yapılmasının ve imzanın noterce tasdik edilmesinin gerektiğini, aksi halde sözleşmenin ilgililer arasında dahi hüküm ifade etmeyeceğini, somut olayda bu şekle uyulmadığından sözleşmenin geçersiz olduğunu, dolayısıyla verilen kefaletlerin de geçersiz bulunduğunu, biran için protokolün geçerli olduğu düşünülse bile protokoldeki şartlar gerçekleşmeden hisse devrinin gerçekleştirildiğini, ayrıca protokolde belirtilenden daha fazla borç çıktığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davalılar ile davacı arasında 13.12.2007 tarihli hisse devir protokolünün imzalandığı, bu protokol uyarınca davacının, dava dışı şirketteki hissesini davalı T.. K..’a devrettiği, söz konusu protokolde, hissesi devredilen şirketin tüm borçlarının davalılar tarafından ödeneceğinin taahhüt edildiği, buna rağmen şirket borcunun davacı tarafından ödendiği, davacının ödediği miktardan davalıların sorumlu bulundukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 104.603 TL’nin faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, manevi tazminata ilişkin davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar davalılar vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin , 14/11/2014 tarihli kararı ile düzeltilerek onanmıştır.
Davalılar vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalılar vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 3,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 265,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 14/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.