Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/4702 E. 2015/7763 K. 04.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4702
KARAR NO : 2015/7763
KARAR TARİHİ : 04.06.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/06/2014
NUMARASI : 2012/138-2014/129

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/06/2015 tarih ve 2012/138-2014/129 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı İ.. C.. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin merkezi ABD’de bulunan ve yakıt, hava, yağ filtreleri ile soğutma sistemleri konusunda faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, “R.” ve “P.” ibareli markalar altında faaliyetini yürüttüğünü, “P.” ibaresinin ayrıca müvekkilinin ticaret unvanının esas unsurunu oluşturduğunu, 1985 yılındaki şirket birleşmesinden sonra kullandığı “R.” markasını Türkiye’de de tescil ettirmek için yaptığı başvurunun, davalılar adına tescilli “P. R.” ibareli marka nedeniyle reddedildiğini, oysa söz konusu markayı müvekkilinin ihdas ettiğini, marka üzerindeki öncelik hakkının müvekkiline ait bulunduğunu, bu markaların aynı zamanda tanınmış marka olduklarını, Türkiye’de de kullanılan markaların davalılar tarafından kötüniyetli olarak adlarına tescil edildiğini ileri sürerek, davalılar adına tescilli “P. R.” ibareli markanın hükümsüzlüğüne ve TPE sicilinden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davada ise aynı iddialarla müvekkili tarafından kullanılan ve davalılar adına Türkiye’de tescilli bulunan “R90-mer-01” ibareli markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini istemiştir.
Davalı İ.. C.. vekili, davacı markalarının tanınmış marka olmadığını, müvekkilinin kötüniyetli olarak marka tescil ettirmediğini, markalar arasında benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiş, diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, “P.” ibaresinin davacı şirketin ticaret unvanının çekirdek unsuru olduğu, bu ibarenin davacı yanca markasal olarak da kullanıldığı, yine 1985 yılında gerçekleşen şirket birleşmesinden sonra “R.” markasının da davacı tarafça ihdas ve istimal edildiği, her iki marka üzerindeki hak sahipliğinin de davacıya ait bulunduğu, davalıların ise davacının ticaret unvanının çekirdek
unsuru olan “P.” ibaresi ile “R.” ibaresini hangi gerekçe ile bir araya getirerek tescil ettirdikleri konusunda ikna edici bir açıklama yapmadıkları, aynı hususların birleşen davaya konu “R90-MER-01” ibareli marka için de geçerli olduğu, davacı tarafından kullanılan bu markaların davalılarca tesadüfen seçilip kullanılmasının mümkün görülmediği, davalıların marka tescilinin iyiniyetli görülmediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı İ.. C.. vekili, temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı İ.. C.. vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı İ.. C.. vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 5,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.