Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/4578 E. 2015/11696 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4578
KARAR NO : 2015/11696
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/12/2014
NUMARASI : 2014/561-2014/333

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/12/2014 tarih ve 2014/561-2014/333 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı Banka vekili ve fer’i müdahil TMSF vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin E.A.Ş. Y. Şubesi’ne 5.11.1999 tarihinde 18.000,00 TL para yatırdığını, müvekkilince yatırılan paranın banka çalışanlarının kasıtlı yönlendirmesi nedeniyle KKTC’de mukim E. Off Shore Ltd. Şti’ye aktarıldığını, E. A.Ş.’ye 21.12.1999 tarihinde el konularak TMSF’ye devredildiğini, bankanın ilk etapta S. A.Ş. ile birleştirilerek O. A.Ş.’ye devredildiğini, sonrasında O. tarafından davalıya satıldığını, davalının bu nedenle E. A.Ş.’nin külli halefi olduğunu, banka yönetimine el konulması sonrasında müvekkilinin parasının devlet güvencesi altında bulunmayan off shore hesaba yatırıldığı gerekçesiyle ödenmediğini, esasında E. Off Shore Ltd.’nin paravan şirket olarak kurulduğunu, E. A.Ş. tarafından mudilerinden kasıtlı eylemlerle toplanan paraların buraya aktarılmayıp bankada tutulduğunu, Off Shore Bankası’nın kağıt üzerinde kaldığını, bu durumunun E. A.Ş yöneticilerinin yargılandığı İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi dosyasında alınan raporlarla sabit olduğunu, ileri sürerek E. A.Ş. Y. Şubesi’ne yatırılan 18.000,00 TL’nin bankaya yatırıldığı tarih olan 5.11.1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Ing Bank A.Ş. vekili; müvekkiliyle OYAK arasında imzalanan 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesinin 6.13. maddesi uyarınca E. A.Ş.’nin hisse devir tarihi öncesinden kaynaklı borçlarından TMSF’nin sorumlu olduğunu, bu nedenle davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolduğunu, savunarak davanın reddini istemiştir.
Fer’i müdahil TMSF vekili; husumet, zamanaşımı, hak düşürücü süreye ilişkin itirazlarının yanı sıra E.A.Ş. tarafından yapılan işleminin havale işlemi olduğunu, davacının daha fazla kazanç elde etme gayesiyle parasını devlet güvencesi altında bulunmayan off shore hesabına yatırdığını, davacının zararın oluşuma ve artmasına bizzat kendi eylemleriyle katkı sağladığını, mahkemece ancak vadesiz hesaplara uygulanan faize hükmedilebileceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Fer’i müdahil O. vekili; dava konusu alacağa ilişkin müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının 05.11.1999 tarihinde açtırdığı mevduat hesabındaki paranın aynı tarihli havale işlemi ile Kıbrıs’ta kurulu off shore bankası hesabına havale edilmiş gibi gösterilerek davalı TMSF’nin devralıp borçlarını üstlendiği E.A.Ş. merkez hesabında tutulduğu, bankaya el konulması sonrasında davacıya parasının iade edilmediği, davada ceza zamanaşımı süresinin uygulanacağı gerekçesiyle 18.000,00 TL’nin 05.11.1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve fer’i müdahil TMSF vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalının sorumluluğunun somut olaya uygulanması gereken mülga 818 sayılı BK’nın 41, 55 ve 6762 sayılı TTK’nın 336’ncı maddelerinden kaynaklanmasına, davacı zararının parasını off shore bankasından tahsil etme olanağının kalmadığının anlaşıldığı andan itibaren doğması nedeniyle zamanaşımı süresinin bu tarihten başlayacak olmasına göre, davalı banka ve fer’i müdahil TMSF vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı banka ve fer’i müdahil TMSF vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, fer’i müdahil TMSF harçtan muaf olduğundan harç alınmasına mahal olmadığına, 09/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.