Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/4398 E. 2015/11432 K. 03.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4398
KARAR NO : 2015/11432
KARAR TARİHİ : 03.11.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/01/2015
NUMARASI : 2013/101-2015/18

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 28/01/2015 tarih ve 2013/101-2015/18 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava, 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK’nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ”SKY W.” ibareli markaları bulunduğunu, müvekkilinin 24.09.2010 tarihinde “skyworld” ibareli 9, 11, 35 ve 37.sınıf ürün ve hizmetleri içeren marka tescil başvurusunun davalının ”SKY” ibareli markalarına dayanarak yaptığı itiraz nedeniyle 556 sayılı KHK’nın 8.maddesi uyarınca kısmen reddedildiğini, bunun üzerine müvekkilinin ret kararının kaldırılması istemiyle itirazda bulunduğunu, YİDK kararlarıyla müvekkili başvurusunu 9 ve 35.sınıftaki bir kısım mal ve hizmet bakımından reddedildiğini, kararın hukuka uygun olmadığını, başvuru konusu işaretle redde mesnet alınan markaların görsel, sescil, biçimsel ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürebilecek derecede benzer olmadığını ileri sürerek, YİDK kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE ve şirket vekilleri, kurumun yapmış olduğu işlemlerin hukuka uygun bulunduğunu, anlamsal, görsel ve sescil olarak başvuru konusu işaret ile redde mesnet markanın bıraktığı genel izlenimin aynı olduğunu, kapsamlarındaki ürün ve hizmetlerin de aynı tür olduğunu, iltibas doğmasının kaçınılmaz olduğunu savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, redde mesnet markalar ile başvuru konusu işaretin aynı veya benzer sescil ve görsel etkiyi bıraktıkları, her iki markanın aynı tür ürün ve hizmetleri içerdikleri, davacının başvurusunun davalının markasına iltibas yaratabilecek derecede benzer olduğu, ”SKY” ibaresi üzerinde davalının gerçek hak sahibi olduğu, davacının marka tescil başvurusunun dürüstlük kuralına aykırılık oluşturduğu, davacının 2005/36982 sayılı markanın kullanımına ilişkin yeterli kanıt sunmadığı, davacı başvurusunun davalının markasından bağımsızlaşmış, yeni ve seri bir marka niteliğinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, uyuşmazlık konusu başvurunun kapsadığı 35. sınıf hizmetler bakımından 556 sayılı KHK’nın 8/1-b bendi koşullarının gerçekleşmiş bulunmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Ancak, her ne kadar dava konusu ”s.” ibareli başvuru ile davacı şirket adına kayıtlı ”SKY” esas unsurlu markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b bendi anlamında benzerlik bulunmakta ise de, davacının aynı ibareyi taşıyan ve 9. sınıf hizmetler için tescilli 2005/36982 nolu bir markasının daha bulunduğu anlaşılmaktadır. Dairemizin yerleşik kararlarında da ifade edildiği üzere, farklı kişiler adına mükerrer marka tescillerinin varlığı halinde, şayet taraflar arasında önceki markanın geçersizliği konusunda gerçekleşmiş bir niza mevcut değilse; bu durumda mükerrer marka sahiplerinden birisinin diğerinin markasından haksız yarar sağlamamak kaydıyla, yeni bir (seri) marka başvurusu yapması halinde bu başvurunun da önceki tescilli markadan kaynaklanan kazanılmış hak kapsamında değerlendirilmesi gerekir.Somut uyuşmazlıkta da, davacının önceki 2005/36982 sayılı ”skyworld” ibareli markasını kullanmadığı ve hükmen geçersizliği iddia ve ispat edilmediğine göre, bu ibarenin ayırt edilemeyecek derecede benzeri olan uyuşmazlık konusu başvurunun da yukarıda açıklanan kazanılmış hak kapsamında kaldığının ve bu bağlamda 556 sayılı KHK’nın 8/1(b) maddesindeki tescil engelinin istisnasını oluşturduğunun kabulü gerekirken, başvurunun 9. sınıf emtia bakımından reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 03/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.