Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/4346 E. 2015/8654 K. 23.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4346
KARAR NO : 2015/8654
KARAR TARİHİ : 23.06.2015

MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/04/2014
NUMARASI : 2013/74-2014/140

Taraflar arasında görülen davada Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/04/2014 tarih ve 2013/74-2014/140 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili,davalı şirketin, borç olarak banka üzerinden gönderilen paralar nedeniyle müvekkiline borçlu olduğunu, müvekkilinin 25/02/2011-26/09/2012 tarihleri arasında davalı firmaya toplamda 1.673.197 TL miktarı banka üzerinden gönderdiğini, davalının da toplamda 646.557,00 TL tutarında geri ödemede bulunduğunu, ancak bakiye 1.026.640,00 TL’yi ödemediğini, bunun üzerine Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2012/19664 E sayılı dosyası ile takip başlattıklarını ancak davalının borca ve fer’ilere haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğunun taraflar arasında imzalanan 05/12/2012 tarihli protokol gereğince imza altına alınan hesap mutabakatı, banka kayıtları ve şirket kayıtlarında açıkça görüldüğünü beyan ederek davalının icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında akdedilen 05/12/2012 tarihli taahhütname başlıklı belge ile tarafların birbirlerini ibra ettiklerini, davacının müvekkiline ödünç vermediğini, müvekkiline olan mevcut borçlarını ödediğini beyan ederek davanın reddine ve davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, icra takibine dayanak yapılan banka makbuzları aracılığı ile davalıya borç para verildiği iddiasının ispatlanamadığı, davalının davacıya 05/12/2012 tarihi itibari ile borcunun bulunmadığının taahhütname başlıklı sözleşmeden de açıkça anlaşıldığı gerekçesiyle davanın ve davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, borç verilen paranın tahsili istemine ilişkin olup mahkemece, davacının borç para verdiğini ispatlayamadığı ve taraflar arasında düzenlenen taahhütnameden borcun bulunmadığının anlaşıldığı, bu belgenin ibra mahiyetinde olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Ancak, davacının iddia ettiği alacak tutarı davalının defterlerinde de davacının alacağı olarak kayıtlı iken, “protokol gereği” gerekçesiyle hesap kapatılmıştır. Bu nedenle, banka havalesiyle gönderilen paraların mevcut bir borcun ödemesi olduğu ve alacağın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddi doğru olmamıştır. Ayrıca, ibra mahiyetinde görülen taahhütname bizzat davacı tarafından dava dilekçesi ekinde ibraz edilmiş olup davacı, taahhütname, protokol ve yine dava dilekçesi ekinde ibraz edilen davalı şirketin iki ortağının da imzasını içeren cari hesap tablolarını sunmuş ve bu belgelerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini bildirmiş ve taahhütnamede “… şirket temsilcileri tarafından şerhsiz ve şartsız olarak kabul edilenler şirket borcu sayılacaktır …” şeklindeki belirlemenin değerlendirme dışında bırakıldığını beyan etmiştir. Bu durumda, mahkemece davacının ibraz ettiği tüm deliller birlikte değerlendirilmek ve davacı ile davalı şirketin diğer ortağının imzasını içeren cari hesap tablosunun hangi aşamada düzenlendiği üzerinde de durulup taahhütname karşısında geçerliliği tartışılmak suretiyle bir karar vermek gerekirken eksik değerlendirmeyle karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, kararın BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 23/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.