Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/4207 E. 2015/11540 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4207
KARAR NO : 2015/11540
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

MAHKEMESİ : İZMİR 10. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/11/2014
NUMARASI : 2011/54-2014/489

Taraflar arasında görülen davada İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/11/2014 tarih ve 2011/54-2014/489 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili asıl dava dosyasında ve birleşen davalarda; 14.04.2007 tarihinde K.Z. İlköğretim Okulu tarafından düzenlenen Kapadokya gezisi sırasında okul öğrencilerini taşıyan mülkiyeti davalı İ.. G..’e ait, C.. Ç.. sevk ve idaresindeki .. plaka sayılı aracın A. yakınlarında trafik kazasına karıştığı, kaza sonucu sürücü ile birlikte 34 kişinin yaşamını yitirdiğini, 30 kişinin de yaralandığını, olaydan sonra hazırlanan Trafik Kaza tespit tutanağına göre sürücü C.. Ç..’ın kazaya sebebiyet verdiğinin tespit edildiğini, kazada yaşamını yitiren D. E. mirasçıları tarafından M.. B.. ve İzmir Valiliği hakkında İzmir 2. İdare Mahkemesinde açılan davada müvekkili aleyhine tazminata hükmedildiği, 17.08.2010 tarihinde 138.891,27 TL tazminatın İzmir 11. İcra Müdürlüğünün 2010/6338 sayılı dosyasına aktarıldığını, idarece ödenen bu meblağın davalılardan rücuen tahsili gerektiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 138.891,27 TL’nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olan davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı S.. K..; okul müdürü olduğunu ve amir sıfatı ile gezi organizasyonuna ilişkin belge ve bilgilerin tamamının harfiyen yerine getirildiğini, tarafına sorumluluk yüklenmesi için ortada yeterli bir sebep bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı A. Turizm ve Tic. Ltd. Şti. yetkilisi; imzalanan gezi sözleşmesinde belirtilen araç arızalandığı için gezi programının iptal edildiğini, taşımayı yapan ve kazaya karışan araçla aralarında kira veya hizmet sözleşmesi bulunmadığını, işletici sıfatını taşımadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Davalı C.. Ç..’ın dava konusu kaza sırasında öldüğü belirlenmiş, mirasçılara karşı dava açılmış ancak mirasçılar da mirası reddettiklerinden terekeye tasfiye memuru atanmıştır.
Davalı İ.. G.. duruşmadaki beyanında; aracın kendisine ait olduğunu, aracının trafik sigortası ile ferdi kaza koltuk sigortasının bulunduğunu, zarar görenlere sigorta tarafından ödemeler yapıldığını, aracın A.Turizm tarafından kiralandığını, kazada kusurunun olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; ilköğretim okulu ile A. turizm arasında Kapadokya gezisine ilişkin sözleşme düzenlendiği, sözleşmede plakası belirtilen araç ile değil başka bir araç ile taşımanın yapıldığı, araç maliki İ.. G.. ile A. Turizm arasında bir sözleşme bulunmadığı, ancak A. Turizm’in de sözleşmeyi iptal ettiği hususunu ispatlayamadığı, asıl dosyada davalı A. Turizm Ltd. Şti.nin okul ile imzaladığı taşıma sözleşmesi gereğince zarardan sorumlu olduğu, yine tam kusurlu davranışı nedeni ile kazaya neden olan sürücü C.. Ç..’ın da kazadan sorumlu olduğu ancak mirasçılarının mirası reddetmesi nedeni ile terekenin resen tasfiyesine geçildiği, bu nedenle sorumluluğun terekeye ait olduğu, yine kazaya karışan araç maliki İ.. G..’ün de işleten sıfatı ile zarardan sorumlu olduğu, okul müdürünün ise meydana gelen kazada doğrudan kusurunun bulunmadığı bu nedenle hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerektiği, gerek asıl gerekse birleşen dosyalarda istenen tazminat nedeni ile davalıların müteselsilen sorumlu oldukları, davacı idarenin kazada zarar görenin yakınlarına ödediği 70.449,49 TL’yi zararın doğmasında kusuru ve sorumluluğu bulunanlardan istemekte haklı olduğu, C.. Ç.. mirasçıları mirası reddettiklerinden haklarındaki davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle asıl dava dosyası yönünden davadan önce öldüğü belirlenen C.. Ç.. hakkındaki davanın usulden reddine, davalı S.. K.. hakkındaki davanın reddine; birleşen İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/189 Esas sayılı dosyası yönünden, 70.449,49 TL nin 18.08.2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte muris C.. Ç..’ın terekesinden alınarak davacıya verilmesine, fazla isteğin reddine, davalı terekenin belirlenen tazminattan asıl dosyadaki davalı şirket ile birleşen İzmir 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/260 Esas sayılı dosyasındaki davalı ile müteselsilen sorumlu olduğuna, bu nedenle belirtilen asıl ve birleşen dosya yönünden tahsilde tekerrür olmamasına, davalı mirasçılar mirası reddeddiklerinden haklarındaki davanın reddine; birleşen İzmir 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/260 Esas sayılı dosyası yönünden, 70.449,49 TL nin 18.08.2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı İ.. G..’den alınarak davacıya verilmesine, fazla isteğin reddine, davalının belirlenen tazminattan mahkememizin 2011/54 Esas sayılı asıl dosyasındaki davalı şirket ile birleşen İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/189 Esas sayılı dosyasındaki davalı tereke ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğuna, bu nedenle belirtilen asıl ve birleşen dosya yönünden tahsilde tekerrür olmamasına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz eden davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına mahal olmadığına, 04/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.