Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/4151 E. 2015/11809 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4151
KARAR NO : 2015/11809
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/06/2009
NUMARASI : 2007/97-2009/177

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18.06.2009 gün ve 2007/97-2009/177 sayılı kararı onayan Daire’nin 08.05.2014 gün ve 2014/534-2014/8817 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin “GRANUFORM” ibaresinin tescili için diğer davalı TPE’ye başvuruda bulunduğunu, 2005/41965 kod numarasını alan başvurunun, müvekkili adına tescilli ve “FORM” tek veya asıl unsurlu markalar ile benzerlik taşıması gerekçesiyle yapmış oldukları itirazlarının davalı TPE tarafından reddedildiğini, bu kararın eksik ve hatalı olduğunu, zira müvekkili tarafından yurtiçinde ve yurtdışında kullanılmak suretiyle maruf ve meşhur hale getirilen “FORM” markalarının, davalı şirketçe tescil ettirilmek istenmesinde markalarının saygınlığından, kalitesinden ve tanınmışlığından haksız bir yarar ve kazanç, sağlama amacı ve kötü niyetinin söz konusu olduğunu, davalı başvurusuna konu işaretin gerek yazılış, gerek okunuş ve gerekse görünüş itibariyle aynı olduğundan tescil talebinin reddi gerektiğini, davalı şirket tarafından tescili istenen işaretin kullanımının aynı zamanda TTK hükümleri anlamında haksız rekabet oluşturacak mahiyette bulunduğunu, ifade ederek TPE YİDK’nın 2006-M-4810 sayılı kararının iptaline, tescil işlemleri sonuçlanmışsa 2005/41965 sayılı markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türk Patent Enstitüsü vekili, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 05,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 10.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.