Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/3523 E. 2015/8403 K. 17.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3523
KARAR NO : 2015/8403
KARAR TARİHİ : 17.06.2015

MAHKEMESİ : BAKIRKÖY(KAPATILAN) 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/06/2014
NUMARASI : 2012/452-2014/160

Taraflar arasında görülen davada Bakırköy ( Kapatılan) 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 13/06/2014 tarih ve 2012/452-2014/160 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin müşterilerine ulusal ve uluslararası hava yollarına ait uçak biletleri temin eden, yurt içi ve yurt dışı otel, araç ve diğer hizmetlere ilişkin rezervasyon, kiralama, araştırma, raporlama ve benzeri seyahat işlemlerinin tamamını sağlayan T. belgeli N.-I. bir turizm şirketi olduğunu, gelirinin çok büyük bir kısmını, davalı T. Hava Yollan A.O.’na ait uçak biletlerinin satımından sağladığını, T. S. Havacılık uygulamalarında, hava yolu şirketleri ile acenteler arasında aracı olarak Türkiye’de görev yapan sadece iki adet ana sistem sağlayıcı şirket olduğunu, bu şirketlerden amadeus ismine sahip olanının, Türkiye de faaliyet gösteren acenteler tarafından en çok tercih edilen şirket durumunda bulunduğunu, bu şirketin davalı THY’nin distribütörlüğünü üstlendiğini, müvekkili şirketin rezervasyon yapabilmek ve uçak bileti satabilmek için amadeus sistemini kullandığını, davalının müvekkiline ait sistemlerini blokelediğini, uçak bileti satış işlemlerini gerçekleştiremediğini, davalı THY’nın pazardaki hâkim konumu kullanılarak hukuka aykırı ve keyfi olarak gerçekleştirilen bu bloke işlemi öncesinde ve sonrasında müvekkili şirkete yönelik herhangi bir bildirimin yapılmadığını, bloke işleminin 4 aydır sürdüğünü, ne zaman sonuçlanacağının da belli olmadığını, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanuna aykırı hareket ettiğini, haksız rekabet yarattığını ileri sürerek davalı T. Hava Yolları A.O tarafından müvekkil şirket aleyhine konulan, blokenin kaldırılmasına, davalının hukuka aykırı işlemi nedeniyle uğradığı fiili zararın ve yoksun kalınan kârın tespitine, şimdilik 5.000,00 TL’nin ticari avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığını, davacının, müvekkili ortaklığın biletlerini düzenleme yetkisi olmadığını, davacının, davalının acentesi olan dava dışı şirket üzerinden düzenlettirdiği biletlere ilişkin tahrifat yaparak usulsüz fatura düzenlediğini, bu durumdan Ekonomi Bakanlığı’nın ihbarı üzerine haberdar olduğunu ve davacı acente yetkilisi hakkında bu olay nedeniyle ceza soruşturması başlatıldığını, müvekkilinin bu nedenle davalının sisteme girişini blokelediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, seyahat acentelerinin genel dağıtım sistemleri (A., G., S., ..) vasıtasıyla kendilerine sunulan havayolu uçuş olanaklarını ancak, havayollarıyla bir vekalet ilişkisi (acentelik) kurduktan sonra yolcu adına rezervasyon yaparak, bir havayolu biletine çevirebildiği, davacı şirketin de davalı T.Hava Yolları’nın uçuş olanakları kullanılarak yaptığı uçuş rezervasyonlarını, bir IATA acentesi olan G.Turizm acentesi bilet stoklarını kullanarak havayolu adına yolcularla bir taşıma sözleşmesi yaptığı, yolcular A.U.B. ve P. B. adına G. Turizm’e ait elektronik biletler tanzim edilerek, bu yolcuların İ. K. L./İ. parkurunda seyahatleri gerçekleştirildiği, bu biletler üzerindeki ücretin gerçek fiyatı 1.735,75 olmasına rağmen 3663 TL olarak gösterildiği, bunun üzerine THY tarafından uçuş olanaklarını (uçuş tarifesi) sorgulama imkanının engellendiği, havayollarınca tarifelerine göre belirlenen uçuş imkanlarının acente ve diğer kullanıcılara dağıtımının Global Distribution System diye anılan A., G. gibi dağıtım sistemleri tarafından gerçekleştirildiği, bu dağıtımın ancak uçuş hizmetini sağlamakta olan Havayolunun izin ve şartlarına göre yapıldığı, dağıtımda her havayolunun uçuş olanaklarının sorgulanması ve rezervasyon yapılmasıyla ilgili olarak getirdiği kullanım şart ve kısıtlamalarında belirtildiği, genel dağıtım sistemlerinin dağıtıcı durumunda bulunup, uçuş tarifesini sunan hava yolunun belirlediği kıstaslara uymak zorunda olduğu, THY tarafından uçuş olanaklarının A. ya da diğer dağıtım şirketleri tarafından hangi acentalar vasıtası ile müşteriye sunulacağının belirlenmesinin haksız rekabet olarak tanımlanmasının mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 17/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.