Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/3473 E. 2015/7909 K. 08.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3473
KARAR NO : 2015/7909
KARAR TARİHİ : 08.06.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/10/2014
NUMARASI : 2014/1013-2014/531

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02/10/2014 tarih ve 2014/1013-2014/531 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı banka vekili ve ihbar olunan TMSF vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, Y.Ticaret ve Kredi Bankası A.Ş.’nin Ç. Şubesinde, vadeleri 17/09/1999 tarihinde dolan muhtelif döviz mevduat hesaplarına vadesi 24/12/1999 olarak 8 parça Alman Markı, 8 parça ABD Doları olmak üzere değişik meblağlarda Y. S.O. Bank Ltd. Şti adına hesap açtırıldığını, bunun 20-25 gün sonra kendisine bildirildiğini, gerek faiz konusunda belirli bir sürenin geçmesi nedeniyle faiz kaybı olacağını düşünüp, gerekse Ç.Şubesi yönetimi tarafından aynı banka olup güvenli olduğu ifade edilerek inandırıldığını ve parafının alındığını, 150.000,00 TL civarında döviz mevduatının adı geçen bankada mevcut olduğunu, faizin kaybını ve banka personelinin beyanını göz önüne alarak paranın yarıya yakınının zayi olacağı düşüncesi ile önceden hazırlanmış evraklara parafının alındığını, tüm parasal bankacılık işlemlerini Y.T.Bankası A.Ş. Ç. Şubesi aracılığıyla yaptığını, Y.S.O. Ltd. Şti. diye bir yer tanımadığını, Y. Bank tarafından diğer bankaya paranın aktarılmadığını, bu durumun Y.Banka el konulmasında ortaya çıktığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 24/12/2000 tarihi itibariyle 150.000,00 TL civarında tutan alacağın tahsil tarihine kadar banka ile daha önce anlaştığı net faiz oranı ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile O. Bank Ltd’nin ayrı tüzel kişilikler olduğunu, ayrıca müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkili bankanın davacının talebi doğrultusunda sadece havale talimatı gerçekleştirdiğini, diğer iddiaların da yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İhbar olunan TMSF vekili, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının parasının talebi doğrultusunda havale edildiğini, bu nedenle davalı Bankanın sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Fer’i müdahil O. vekili, davalı Bankanın sorumluluğunu bankaların devrolunması nedeniyle TMSF’nin üstlenmiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamaya göre, Y.S.O.Bank Ltd. Şti.’de davacının hesabının bulunduğu, bu hesaba para yatırıldığı, adı geçen O. Bankasının sermayesinin aslında davalı Y.Bank A.Ş’nin de sahibi olan Ali Balkaner’e ait bulunduğu, davalı A. B.’in davalı bankanın yönetim kurulu üyelerini anılan O. bankasının yönetiminde de görevlendirdiği, O. Bankasının davalı bankadaki hesabına gönderilen paraları grup şirketlerine verdiği kredilerde kullandığı, bu kredilerin geri ödenmeyecek şekilde verildiği, asıl hesabın açıldığı O. Bankası hakkında yapılan hukuki takibin sonuçsuz kalacağının ortaya çıktığı, davacının dava konusu hesabın açılmasına kendisini teşvik eden ve onun yöneticisi diğer davalıya dava açmada hukuki yararının olduğu, Y. Bank A.Ş’nin yöneticilerinin haksız eylemleri sebebiyle davacıya karşı dava konusu alacak nedeniyle sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, 112.250,93 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili, davalı Banka vekili ve ihbar olunan TMSF vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekili, davalı banka vekili ve ihbar olunan TMSF vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekili, davalı Banka vekili ve ihbar olunan TMSF vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davcıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, ihbar olunan TMSF harç ve cezadan muaf olduğundan harç ve ceza alınmasına yer olmadığına, 08/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.