Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/3024 E. 2015/8080 K. 10.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3024
KARAR NO : 2015/8080
KARAR TARİHİ : 10.06.2015

MAHKEMESİ : AKYAZI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/10/2014
NUMARASI : 2014/74-2014/672

Taraflar arasında görülen davada Akyazı Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 31/10/2014 tarih ve 2014/74-2014/672 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, kredi sözleşmesine kefilliği sebebiyle emekli maaşına haciz konulduğunu, kesintiler toplamı 10.009,12 TL ‘nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacı aleyhine başlatılan takipte davacının emekli maaşına haciz konulduğu, en son 25/06/2013 tarihinde 218,86 TL olmak üzere bu tarihe kadar toplam 1.094,3 TL kesinti yapıldığı, davacının kesintilerin iadesini talep ettiği tarihten sonra yapılan kesintilerin hukuka uygun olmadığı ve iadesi gerektiği, bu tarihe kadarki dönemde yapılan kesintiden ise haberdar olduğunun karine olarak kabul edileceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne 1.094,3 TL kesintinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- HUMK’nın 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 Sayılı Kanun ile değişik 427/2. maddesi hükmüne göre, miktar veya değeri 1.000,00 TL’yi geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar kesindir. Bu miktar, karar tarihi olan 31.10.2014 tarihi itibariyle 1.890,00 TL’dir. Dava dilekçesinde 10.009,12 TL’nin istirdatı talep edilmiş; mahkemece davanın 1.094,30 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiş olup, kabul miktarı yukarıda anılan madde hükmüne göre temyiz sınırının altında kaldığından davalının temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz isteminin HUMK’nın 432/4. maddesi hükmü uyarınca REDDİNE,(2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 10/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.