Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2928 E. 2015/11944 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2928
KARAR NO : 2015/11944
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2013
NUMARASI : 2013/124-2013/54

Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07.11.2013 gün ve 2013/124-2013/54 sayılı kararı onayan Daire’nin 16.12.2014 gün ve 2014/1414-2014/19860 sayılı kararı aleyhinde davacı-karşı davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirket adına TPE nezdinde tescilli 2006/05965-2 nolu (kilit), tasarımına davalının hiçbir teknik zorunluluk bulunmamasına karşın “O.” markası altında üretim ve satışını yaptığı ürünle tecavüz ve haksız rekabette bulunduğunu ileri sürerek, tescilli tasarıma tecavüz teşkil eden eylemlerin durdurulmasını, önlenmesini, 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminat ile 5.000,00 TL itibar kaybı tazminatının davalıdan tahsilini, haksız rekabetin tespitini, sonuçlarının ortadan kaldırılmasını ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tasarımının yenilik ve ayırt edilicilik niteliği olmadığını savunarak, asıl davanın reddini savunmuş, karşı dava ile de, davacının dava konusu tasarımının yenilik ve ayırt edici özelliğinin bulunmadığını belirterek, hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir.
Davacı/karşı davalı vekili, karşı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davaya konu tasarımın yeni, özgün ve ayırt edici unsurlara sahip olmadığı, davacı, TTK’nın 56. vd. maddeleri uyarınca haksız rekabet hükümlerine dayanmış ise de, Türkiye’de ve dünyada ilk defa bu tasarımı davacının uygulamadığı, objektif iltibas koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın ise kabulüne dair verilen karar davacı-karşı davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 16/12/2014 tarihli kararı ile onamıştır.
Davacı-karşı davalı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı-karşı davalı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı-karşı davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 57,60 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 12.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.