Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2868 E. 2015/8079 K. 10.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2868
KARAR NO : 2015/8079
KARAR TARİHİ : 10.06.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/09/2014
NUMARASI : 2013/251-2014/262

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29/09/2014 tarih ve 2013/251-2014/262 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin “C.” unsurlu marka başvurusuna, müvekkilinin ”c.” ibareli markalarını mesnet göstererek yaptığı itirazın, TPE YİDK tarafından reddedildiğini, dava konusu marka başvurusunun müvekkili markalarına karıştırılma ihtimaline yol açacak ölçüde benzer olduğunu ve seri marka izlenimi yarattığını, müvekkili markalarının tanınmışlığına zarar vereceğini, davalının başvuruda kötü niyetli olduğunu ileri sürerek YİDK kararının iptali ile markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, başvuru markasının tescil kapsamının davalı markalarının kapsamı ile örtüştüğü, davacının itiraz gerekçesi markaları arasından unsurlu başvuru markasına en çok benzeyen markanın 2001/23135 sayılı markası olduğu, markaların ilk kısmı olan “C.” ibareleri yönünden kısmi benzerlik bulunmakta ise de bütüncül açıdan bakıldığında, “C.” ibaresinin tüm mal ve hizmetler yönünden tanımlayıcılığa yakın ve ayırt edicilik gücü düşük bir ibare olduğu, “L.” ibaresinin “kayıt” anlamına geldiği, “L.” ibaresinin “çeşitli spor dallarında takımların karşılıklı olarak birbiriyle karşılaşması esasına dayanan sistem: F. l.” anlamına geldiği, markalar arasında KHK’nın 8/1 (b) maddesi anlamında karıştırılma ihtimaline yol açacak ölçüde kavramsal, görsel ve sesçil bir benzerlik bulunmadığı, davacı markalarının dava konusu marka ile ortak C. kelimesi içermesinin 556 sayılı KHK’nın 8(4) maddesindeki koşulların varlığı için yeterli olmadığı, zaten markalar arasında benzerlik olmadığından tanınmışlık korumasından istifade edilmesinin söz konusu olamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 10/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.