Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2856 E. 2015/7856 K. 05.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2856
KARAR NO : 2015/7856
KARAR TARİHİ : 05.06.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/10/2014
NUMARASI : 2014/150-2014/283

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/10/2014 tarih ve 2014/150-2014/283 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin 2012/02693 sayılı ve “İ.” unsurlu marka başvurusuna, müvekkilinin 192570, 205797, 2010/28134 sayılı “İ.”, “I. +Ş”, “I.+Ş” unsurlu v.b. markalarını mesnet göstererek yaptığı itirazın, TPE YİDK’nın 2014-M-2449 sayılı kararıyla reddedildiğini, müvekkili şirketin aynı zamanda ticaret unvanının çekirdek unsuru olan “İ.” ibareli seri markaların sahibi olduğunu, davalı markasının müvekkili markalarına ayırt edilemeyecek derecede benzer olması nedeniyle markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu ileri sürerek YİDK kararının iptaline, marka tescil edilmiş ise markanın hükümsüz sayılmasına ve sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir.
Davalı TPE vekili, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davacı markalarının şekil unsuru ihtiva ederken davalı müvekkil başvurusunun düz yazıdan oluştuğunu, markaların anlamsal ve vurgu, heceler bakımından farklı olduğunu, taraf markalarında tek ortak yanın “i.” harf grubu olduğunu, bu benzerliğin kabulü halinde isti ile başlayan her kelimenin davacı markaları ile benzer bulunması gerektiğini, bu durumun da mümkün olmadığını, davacının 556 sayılı KHK’nın 8/5. maddesi anlamında hak iddia edemeyeceğini, davacı markalarının tanınmış olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; markaların tescil kapsamları aynı tür mallara ilişkin olduğu ancak taraf markaları arasında görsel ve kavramsal benzerlik bulunmadığı, başvuru markasındaki “T.” ve ”H.” hecelerinin oldukça farklı vurgu ve etkiye sahip olması nedeniyle markalar arasında sesçil benzerlik bulunmadığı, yazılış şekillerinin harf sayılarının ve hecelerinin farklı olması ve ayrıca itiraz gerekçesi markaların şekil unsuru da barındırması nedeniyle markalar arasında görsel benzerlik de bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 05/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.