Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2839 E. 2015/8234 K. 15.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2839
KARAR NO : 2015/8234
KARAR TARİHİ : 15.06.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2014
NUMARASI : 2014/351-2014/440

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 19/11/2014 tarih ve 2014/351-2014/440 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı karşı davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı-karşı davalı vekili, müvekkili ile davalı-karşı davacı arasında acentelik ilişkisi bulunduğunu, müvekkilinin hiçbir gerekçe gösterilmeksizin tahakkuk etmiş olan prim alacağının ödenmediğini, 2009-2010 yıllarında tahsilat konusunda mutabakat sağlanamadığını, alacaklı olan müvekkilinin sigorta sektöründeki teamüllere aykırı olan ve yasal olmayan uygulamalar ile borçlu konumuna düştüğünü ayrıca davalı-karşı davacının yasal gerekçe göstermeksizin taraflar arasında acentelik sözleşmesini tek taraflı olarak 23.05.2011 tarih ve 06219 yevmiye nolu ihtarname ile feshettiğini ileri sürerek müvekkili acentenin komisyon alacağına ve haksız ve hukuka aykırı olarak sözleşmenin feshinden kaynaklanan portföy tazminatına ilişkin olarak fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 60.000 TL’nin davalı-karşı davacıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili, davacı-karşı davalı acentenin sözleşmeye ve mevzuata aykırı olarak tahsil ettiği poliçe primlerini müvekkil şirkete aktarmadığını, 25.02.2011 tarihli yazı ile yapılan talebe rağmen sonucun değişmediğini, bunun üzerine Beşiktaş 15.Noterliğinin 23.05.2011 tarih ve 6215 yevmiye nolu ihtarnamesi ile davacı-karşı davalının acenteliğine son verildiğini, acentelik sözleşmesi m.17 uyarınca davacı-karşı davalının portföy tazminatı istemeye hakkı bulunmadığını, davacı-karşı davalının müvekkiline 86.281,91 TL borcu bulunduğunu ileri sürerek asıl dava yönünden davanın reddine, karşı dava yönünden 86.281,91 TL’lik alacağın davacı-karşı davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, davacı-karşı davalı acentenin talep ve davasında haklı neden bulunmadığı ve davasını ispat edemediği, buna karşılık acentenin ürettiği poliçelerin primlerini vadesinin gelmesine rağmen davalı-karşı davacı şirkete intikal ettirmemesinden kaynaklı olarak prim borcunun bulunduğu, prim borcunun halen davacı-karşı davalı tarafça ödenmediği gerekçesiyle davanın reddine, davalı – karşı davacı tarafın davasının kabulü ile 86.281,91 TL prim alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacı-karşı davalı taraftan alınarak davalı-karşı davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı- karşı davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı-karşı davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4.418,92 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 15/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.